Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Türkiye Gençlik Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, tüm illerden gelen gençleri 15 Temmuz gecesi gazilikle müşerref olan mekanda ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

Ülkenin ve gönül coğrafyasının dört bir köşesindeki gençlere selamlarını ileten Erdoğan, vatanın bekası, milletin güvenliği uğrunda gözü ufukta, eli tetikte nöbet tutan güvenlik güçlerine muhabbetlerini sundu.

Erdoğan, Türkiye Gençlik Zirvesi'nin başarılı geçmesini, ülke, millet ve tüm gençler için hayırlara vesile olmasını Allah'tan diledi.

Türkiye Gençlik STK'leri Platformunda yer alan tüm kuruluşları böylesine önemli bir zirveye öncülük etmelerinden dolayı kutlayan Erdoğan, halihazırda 88 üyesi ve 150 paydaşıyla gençlik alanında ülkenin en kuşatıcı iş birliği zemini olan platformun, kuruluşundan itibaren hayata geçirdiği projelerle önemli bir boşluğu doldurduğunu söyledi.

Nitelikli genç, nitelikli toplum teması altında yürütülen çalışmaların hem gençlerin hem de sivil toplum kuruluşlarının gelişimine, niteliklerini artırmalarına katkı sağladığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:

"Platform ayrıca dergiler, yurtlar, burslar ve diğer projelerle gençlerimize eğitim hayatlarında destek olmaktadır. Platformun en önemli özelliğinin, yürüttüğü tüm faaliyetlerde birleştirici, bütünleştirici, gençlerimizin arasında kardeşliği güçlendirici bir anlayışla hareket etmesi olduğunu düşünüyorum. Özellikle milli ve manevi değerleri gözeten sivil toplum kuruluşlarımıza yönelik algı operasyonlarının arttığı bir dönemde platform bünyesinde tesis edilen dayanışmayı çok kıymetli buluyorum. Hayatın farklı kulvarlarında hak, adalet, özgürlük mücadelesi veren insanlar olarak, Merhum Akif'in bir asır önce işaret ettiği şu hakikati gayet iyi biliyoruz: 'Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.' Evet siyasette de sivil toplumda da sosyal hayatta da başarının anahtarı birlik, beraberlik, vahdettir. Bir duvarın tuğlaları gibi kenetlenmektir. Çünkü asıl güç kemiyette yani sayıda, çoklukta değil, keyfiyette yani nitelikte, kalitededir, örgütlü olmaktadır."

Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının bir taraftan hayırda yarışırken diğer taraftan "Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır." emrine uygun şekilde güç birliği yapmasının çok değerli olduğunu dile getirdi. Böylece hem gönüllü teşekkülleri hedef alan karalama kampanyalarının karşısında daha muhkem bir set kurulacağını hem de gençlere yönelik çalışmaların etkinlik ve verimliliğinin artacağını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunun için öncelikle muhatabımız olan gençlerin hassasiyetlerini, kaygılarını, beklenti, talep ve hedeflerini bilmemiz gerekiyor. Ülkemizde özellikle bir kısım medya ve muhalefet, gençleri tanımak yerine kolaya kaçarak genci tanımlamaya çalışıyor. Kendi kafalarına, kendi o dar kalıplarına göre yaptıkları bu genç tanımı, özellikle milyonlarca insanı yaftalıyor. Çok daha vahimi, önceki hafta üniversite sınavı öncesinde yaşanan askeri iş birliği protokolü meselesinde olduğu gibi hiç çekinmeden yalan ve iftira siyasetine gençlerimizi alet ediyorlar. Gençlerle ilgili konuşan, yazan, politika üreten hiç kimsenin, hiçbir kesimin gençlerimizi kendi meşrebince tanımlamaya, yaftalamaya, onları hafife almaya hakkı yoktur. Gençlere ulaşmak, gençlerin hassasiyetlerini kaşımakla olmaz. Gençlere ulaşmak, gençlerin duygularını istismar etmekle de olmaz. Gençleri kazanmak için önce onları özellikle gayet güzel bir şekilde dinlemek, onlara kulak vermek ve onlarla bir duygudaşlık gerekir. Özellikle millete hesap verme sorumluluğu taşıyanlar, gençlerin ufkundan, dünyaya ve hayata dair özgün yaklaşımlarından muhakkak istifade etmenin yollarını aramalıdır. İşte biz 40 yılı aşan siyasi hayatımızın her safhasında olduğu gibi son 19 yılda da hep bunu yapmaya çalıştık, çalışıyoruz."

Sivil toplum kuruluşlarının programlarına katılmanın yanında bir süredir Türkiye'nin dört bir yanından farklı görüşten, meslekten ve eğitim düzeyinden gençleri Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde ağırladıklarını dile getiren Erdoğan, önceki hafta üçüncüsünü gerçekleştirdikleri Kütüphane Söyleşileriyle hem gençleri dinlediklerini hem ülke meselelerini konuştuklarını hem de Türkiye'nin geleceğine dair karşılıklı hayalleri paylaştıklarını söyledi.

Şimdiye kadar siyasetten dış politikaya, savunma sanayisinden Türkiye'nin uzay çalışmalarına, spordan teknolojiye, akademiden enerjiye uzanan çok geniş bir yelpazede gençlerle fikir teatisinde bulunduklarını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Diyarbakırlı genç bir kardeşimiz Yusuf, onun davetine icabetle en son buluşmamızı yine 81 vilayetimizden misafirimizle Diyarbakır Suriçi'nde gerçekleştirdik. Bir sonraki buluşmamızı inşallah Erzurumlu gençlerimizle yapmayı planlıyoruz. Ardından Kahramanmaraş. Arka arkaya devam edecek. Önümüzdeki dönemde gerek il ziyaretleri gerek kütüphanedeki bu teati gerekse diğer etkinlikler vasıtasıyla gençlerimizle bir araya gelip hasbihal etmeyi sürdüreceğiz. Çünkü gençlerle her buluşmamızda, her sohbetimizde hamdolsun bu ülkenin geleceğine dair umutlarımız daha da artıyor."

Erdoğan, salonda bulunan bir gencin "Bu gençlik sizi çok seviyor." sözlerine "Aynı şekilde ben de gençlerimizi çok seviyorum." karşılığını verdi.

Editör: TE Bilisim