Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "O gün Batı'yı din ve mezhep savaşları nasıl ölüm, kan ve gözyaşına sürüklediyse aynı acıyı bugün İslam dünyasında yaşatmaya çalışıyorlar." dedi.

Erbaş, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Senem Ayşe Konferans Salonu'nda öğrencilerle bir araya geldi.  Burada öğrencilere tavsiyelerde bulunan Erbaş, "Seçimlik Dersler Havuzu" projesini anlattı. Bu projeyle öğrencilerin yan alanlardan bilgi sahibi olabileceğini dile getiren Erbaş, şöyle konuştu:

"Burada diyelim ki 10 fakülteden talebemiz var. 10 fakültenin üniversitede bir havuzu olsun. O havuza her fakülteden seçmeli dersler atılsın. O seçmeli derslerden öğrenciler seçme imkanına kavuşsun. Mesela ilahiyat fakültesi öğrencimiz, gitsin hukuk fakültesinden bir ders seçebilsin. Ya da sosyolojiden, tarihten, psikolojiden bir ders seçebilsin. Sosyoloji öğrencisi ilahiyattan seçsin. Tıp fakültesi öğrencisi, Kur'an-ı Kerim'i o yaşa kadar öğrenememiş olabilir. İşte fırsat. İlahiyat fakültesinden Kur'an-ı Kerim dersini seçsin. Tarih bölümü öğrencisinin her zaman Osmanlıca ve Arapçaya ihtiyacı var. İlahiyatın Arapça bölümünden o dersi seçsin. Hukuk fakültesinde bir öğrenci İslam hukukunu seçsin. O zaman interdisipliner metodun bir anlamı olur."

Kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü dönemleri hatırlatan Erbaş, o zamanlarda kadının adının bile olmadığını belirtti. Erbaş, "Hala günümüzde bu anlayışı taşıyan bir Müslüman varsa inancını ve imanını gözden geçirsin. Ben var olduğunu biliyorum. 4 kızım var. Kızı olmayanlara Allah başka keder vermesin. İşte onun için hamdetmek lazım." dedi.

Hazreti Peygamberin cahiliyeyi ortadan kaldırmak için çok ciddi mücadele ettiğini anlatan Erbaş, "3 kız çocuğu olup da onları ahlaklı, edepli yetiştirip hayata hazırlayan anne baba için cennet vardır noktasına getirdi. 'Cennet annelerin ayakları altındadır.' buyurdu." diye konuştu. Öğrencilere yönelik "Ezberci olmayın." söylemine katılmadığını belirten Erbaş, "Tekrar etmek ezberlemeye vesile olur. Ezberlemek ise unutmamaya vesile olur. Ezberleme olmasa hafız olunabilir mi? Ezberleme olmasa dil öğrenilebilir mi?" ifadelerini kullandı. Yazdığı "Hristiyanlıkta Reform" kitabından bahseden Erbaş, şöyle devam etti:

"O gün Batı'yı din ve mezhep savaşları nasıl ölüm, kan ve gözyaşına sürüklediyse aynı acıyı bugün İslam dünyasında yaşatmaya çalışıyorlar. O gün de bundan kazanç sağlayanlar vardı. 'Ne kadar çok kılıç yapıp satarsak, Katolikler ile Protestanlar ne kadar çok birbirini öldürürse biz o kadar kardayız.' diyen kılıç fabrikatörleri varsa, bugün de 'İslam dünyasında ne kadar çok terör örgütü kurdurursak, ne kadar çok silah fabrikaları kurar toplumları yok edecek silahlar yaparsak o kadar kardayız.' diyen gruplar var dünyada. İşte bunları anlatmalıyız. Din istismarı diyoruz. Din istismarının önde gidenleri Hristiyanlığın içerisinde. Bunu çok açık bir şekilde konunu uzmanı olarak söylüyorum. Yıllarca ilahiyat fakültesinde bu konunun hocalığını yapmış biri olarak söylüyorum."

"Evanjelizm" ile ilgili değerlendirmede bulunan Erbaş, "Hristiyanlıktaki tarikatlara bir bakın bakalım neler yapıyorlar? 'Bugün dünyayı kaosa dönüştüren tanrı krallığının gerçekleşmesinde bizim de payımız olsun. Onun için yeryüzünü kaosa, ölümlere, savaşlara, kavgalara sürükleyelim. Tanrı, yeter artık desin. Kıyamet kopsun. Biz de ondan payımızı alalım.' diyen sapık bir tarikattır. Bugün dünyayı kan ve gözyaşına sürüklemiş. Tanrıyı kıyamete zorlamak diye cereyan bile oluşmuştur." diye konuştu.

Programda, KSÜ Rektörü Prof. Dr. Niyazi Can, Erbaş'a ceviz oyma hediyelik sandık verdi. Erbaş da Can'a kitap hediye etti. Ali Erbaş, özel öğrenci statüsünde, KSÜ İsmail Kurtul İlahiyat Fakültesi'nde okuyan siyam ikizleri Sema ve Ayşe Tanrıkulu ile sohbet etti.

Editör: TE Bilisim