Kalın bağırsak ve kalın bağırsağın son kısmı olan rektumdan kaynaklanan kanserler genel olarak ‘kolorektal kanserler’ olarak tanımlanıyor ve tüm dünyada ölüme yol açan kanserler arasında üçüncü sırada yer alıyor. Öyle ki Dünya Sağlık Örgütü, dünyada her yıl kolon ve rektum kanserine bağlı 655 bin ölüm meydana geldiğini açıklıyor.

Özellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkan kolorektal kanserlere neden olan pek çok faktör bulunuyor. Bu nedenle risk faktörlerine dikkat etmenin erken tanı ve kanserin yayılımının önlenmesi açısından büyük önem taşıdığını söyleyen Medline Adana Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Orçun Yalav, cinsiyet ayrımı olmaksızın 45 yaşından sonra herkesin düzenli aralıklarla tarama testleri yaptırmasının bu hastalıkta hayat kurtarıcı bir rol üstlendiğini bildirdi.


Tarama testleri hayat kurtarıyor

Gerekli tarama tetkiklerini ihmal etmemek kolorektal kanserlerden korunmanın ilk şartı olarak öne çıkıyor. “Bireyin aile öyküsünü ve tıbbi geçmişini değerlendiren hekimin tavsiye ettiği şekilde ve aralıklarla gaytada gizli kan, kolonoskopi veya sigmoidoskopi tetkiklerini yaptırmak bu hastalıktan korunmanın birincil yoludur” diyen Doç. Dr. Yalav, erken tanı konur ve doğru tedavi uygulanırsa hastaların yüzde 80-90’ının sağlığına kavuşabildiğini, ancak tanıda geç kalınırsa iyileşme şansının hastalığın evresine bağlı olarak düşebileceğini belirtiyor.

Tedavide ekip çalışması gerekiyor

Kolorektal kanserlerin tedavisinde ekip çalışması ile her hasta için ayrı ve titizlikle hazırlanmış bir tedavi planı belirlenmesi gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Yalav, “Kolon kanserlerinde öncelikli olan cerrahi tedavidir. Ameliyat ile kanserli olan bağırsak bölgesinin yanı sıra onu besleyen damarlar ve lenfleri içeren yağ dokusu da çıkarılır. Sonrasında ise hastalığın evresine ve patoloji raporuna bağlı olarak kemoterapi, cerrahi tedaviye ek olarak uygulanabilir” diyor.

 


Bu belirtilere dikkat!

Kolorektal kanserlerin de her kanser türünde olduğu gibi yaygın olarak görülen ve tanı konmasına yardımcı olan kimi işaretleri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Yalav bu belirtileri şöyle sıralıyor:

Makattan Kanama
En sık karşılaşılan bulgudur. Makattan kanama kalın bağırsak ve makatı ilgilendiren birçok hastalıkta görülebilmekle birlikte kanserin en önemli bulgusu olması nedeniyle asla ihmal edilmemelidir.

 


Dışkılama alışkanlıklarında değişiklikler
Dışkı çapında giderek azalma, makatta dolgunluk hissi olması ve sürekli dışkılama ihtiyacı duyulmasına rağmen tuvalete oturulduğunda dışkı yapamama şeklinde bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler meydana gelir.

Kansızlık-Solukluk
Hem makattan olan kanamalar (bazen dışkıda fark edilemeyen gizli kanamalar da olabilmektedir) hem de kanser hücrelerinin aşırı çoğalması nedeniyle kişilerde kansızlık ve buna bağlı solukluk görülebilir. Özellikle 50 yaşın üzerindeki bir hastada kansızlık tespit edilmesi halinde dışkıda fark edilemeyen gizli kanama ve altta yatan bir kalın bağırsak kanseri şüphesi mutlaka araştırılmalıdır.

Şişkinlik
Kolorektal kanserler, fark edilmeyip büyük boyutlara ulaştıklarında bağırsakta kısmi veya tam tıkanıklığa neden olmakta ve hastada yetersiz dışkılama ve gaz çıkartmaya bağlı karında şişkinlik meydana gelebilmektedir. Bireyin, dışkılayamıyor, gaz çıkaramıyorsa ve şişkinlik gün geçtikçe artıyorsa acil olarak bir doktora başvurması gerekir. Çünkü bu durumda bağırsak kanser nedeniyle tamamen tıkanmıştır ve acil olarak cerrahi müdahale gerekir.

Kilo kaybı
Tüm kanser türlerinde kilo kaybı görülür. Ancak burada önemli olan kilo kaybının istemsiz bir şekilde ve yukarda bahsedilen belirtiler ile meydana gelmesidir. (Örneğin son 2-3 ayda 10 kilo kaybı gibi)

Editör: TE Bilisim