Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.

Toplantıda ele alınan konulara ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Sözlerime dünya şampiyonu olan Ampute Millî Takımımızı tebrik ederek başlamak istiyorum. Her birini birer inanç, azim ve çalışkanlık timsali olarak gördüğüm oyuncularımıza bizlere bu gururu yaşattıkları için şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.

“ŞEHİR HASTANELERİMİZ, DÜNYA ÇAPINDA MODEL ALINIYOR”

Son Kabine Toplantımızdan bugüne her zaman olduğu gibi yine ülkemize ve milletimize hizmetle dolu günler, haftalar geçirdik.  Kendi alanında ülkemizin 20’nci, Ankara’nın 2’nci eseri Etlik Şehir Hastanesi’ni 28 Eylül’de hizmete açtık. Türkiye’nin marka kurumları arasında yer alan şehir hastanelerimiz, dünya çapında model alınıyor. Etlik’te hizmete açtığımız 4 binin üzerinde yatağa, bin polikliniğe, 125 ameliyathaneye sahip en modern araçlarla teçhiz edilmiş Şehir Hastanemizin bir kez daha Başkentimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Aynı gün yaptığımız Millî Güvenlik Kurulu Toplantısı’nda iç ve dış tehditleri değerlendirdik. Özellikle Yunanistan kullanılarak ülkemize karşı sergilenen hasmane tutumlarla ilgili tavrımızı tekrar ilan ettik.

Ülkemizin en büyük meslek ve sivil toplum kuruluşlarından TESK’in 29 Eylül’de yapılan olağan genel kurulunda esnaf ve sanatkârlarımızla hasret giderme, hasbihal etme imkânı bulduk. Her sabah dükkânını bismillah diyerek açan, akşam da elhamdülillah diyerek kapatan esnaf ve sanatkârlarımızın her birinin yanında olmayı sürdüreceğiz. Esnaflarımıza yönelik yeni müjdelerimizi konuşmamızın son kısmında sizlerle paylaşacağım.

Aynı gün akşam tarihin ve kuruluşun şehri İznik’te düzenlenen Dünya Göçebe Oyunları’nda farklı coğrafyalardan gelen sporcu, sanatçı ve kültür erbabı kardeşlerimizle buluştuk. İnsanlığın kadim birikiminin hafıza canlandırması olarak gördüğümüz bu oyunlar vesilesiyle ülkemizde ağırladığımız misafirlerimizin her birinin evlerine kültür elçilerimiz olarak döndüklerine inanıyorum.

Eylül ayının son gününde Hazine ve Maliye Bakanımızın organizasyonuyla kendi alanında yetkin isimlerden oluşan yabancı iktisatçılarla bir araya geldik. Bu toplantıda hem ülkemizde uyguladığımız ekonomi programını hem de küresel gelişmeleri kendileriyle değerlendirme fırsatı bulduk. İktisatçılarla yaptığımız sohbette gördük ki; Türkiye üretim ve istihdam odaklı ekonomi programıyla her konuda olduğu gibi bu alanda da dünyanın önünde gitmektedir.

Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 27’nci dönem 6’ncı yasama yılı açılış töreni vesilesiyle 1 Ekim’de milletvekillerimizle bir araya geldik. Gazi Meclisimizin genel kurulunda yaptığımız 27’nci dönemin son yasama yılının açılış konuşmasında ülkemizin dününü, bugününü ve yarınını kucaklayan kapsamlı bir muhasebe yaptık. Konuşmamızı önümüzdeki dönemde ülkemizi Türkiye yüzyılıyla buluşturma sözünü vererek bitirmek suretiyle milletimizin tüm fertlerine de önemli bir mesaj ilettiğimize inanıyorum.

Ekim ayının ikinci gününde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız vasıtasıyla İstanbul’a kazandırdığımız en son ulaşım projesi olan Pendik-Sabiha Gökçen Metro Hattı’nın açılış törenini gerçekleştirdik. İstanbul’un Anadolu Yakasındaki bilhassa Sabiha Gökçen Havalimanı bağlantılı ulaşımın rahatlamasına ciddi katkı sağlayacak bu metro hattının bir kez daha şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

Küresel ekonominin hem en kritik hem en sorunlu alanı olan finans sektörüyle ilgili önemli bir düzenleme olan Katılım Finans Strateji Belgemizi geçtiğimiz pazartesi günü kamuoyuyla paylaştık. Yeni finansal mimari arayışlarının dünya çapında hız kazandığı bir dönemde katılım finans kurumlarının önemli bir ihtiyacı karşılayacağına inanıyorum.

“MESELENİN ÇÖZÜMÜNÜ DOĞRUDAN ANAYASA GÜVENCESİ ALTINA ALMA TEKLİFİNDE BULUNDUK”

Geçtiğimiz çarşamba günü Mecliste yaptığımız AK Parti Grup Toplantısı’nda CHP Genel Başkanı tarafından gündeme getirilen kamuda başörtüsüyle çalışma hakkı konusunda önemli değerlendirmelerde bulunduk ve tarihî bir çağrı yaptık. Esasen 20 yılda, geçtiğimiz 20 yılda yaptığımız düzenlemelerle ülkemizin kanayan yaralarından olan başörtüsüyle eğitim ve çalışma hakkı konusundaki sorunları tümüyle çözmüştük. CHP Genel Başkanı’nın bu konuyu yeniden gündeme getirmesi üzerine özellikle kendi partisi içinde başlayan tartışmalar bize başörtüsü konusunda yasakçı bir zihniyetin hâlen pusuda beklediğini gösterdi. Biz de madem bu konu yeniden gündeme geldi, öyleyse meselenin çözümünü doğrudan Anayasa güvencesi altına alma teklifinde bulunduk.

Bilindiği gibi, 2008 yılında Meclis’te 411 oyla kabul edilen ve daha sonra CHP Genel Başkanı’nın imzasıyla açılan dava neticesinde Anayasa Mahkemesince iptal edilen bir düzenleme vardı. Arkadaşlarımıza bu düzenleme temelinde aile kurumunun güçlendirilmesini de içeren daha kapsamlı bir Anayasa değişikliği hazırlığı yapmaları için talimatımızı verdik. Konu Meclis gündemine geldiğinde bu konuda kimin nasıl bir tutum içerisine gireceğini hep birlikte göreceğiz.

Aynı gün Başkent Millet Bahçesi’nde gençlerimizle bir araya gelerek coşkulu bir program gerçekleştirdik.

“YAŞANAN HER GELİŞME, TÜRKİYE’NİN AVRUPA COĞRAFYASI İÇİN VAZGEÇİLMEZ OLDUĞU GERÇEĞİNİ GÖZ ÖNÜNE SERİYOR”

Perşembe günü 44 Avrupa ülkesinin devlet ve hükûmet başkanlarının katılımıyla Prag’da yapılan zirvede Türkiye’yi temsil ettik. Zirve kapsamında gerçekleştirdiğimiz ikili ve çok taraflı görüşmelerde Avrupa’nın geleceği, güvenliği ve refahı dâhil küresel konuları ele aldık. Ermenistan Başbakanı Sayın Paşinyan da Prag’da görüştüğümüz hükûmet başkanları arasındaydı.

Esasen yaşanan her gelişme, Türkiye’nin Avrupa Birliği ve Avrupa coğrafyası için vazgeçilmez olduğu gerçeğini tekrar göz önüne seriyor.

Ülkemizin Rusya-Ukrayna Savaşı’ndaki arabulucu ve kolaylaştırıcı rolü başta olmak üzere bölgesel krizler karşısında sergilediği dengeli tavrın muhataplarımızca takdirle karşılandığını gördük.

Her platformda olduğu gibi Prag’da da Doğu Akdeniz ve Ege sorunlarını uluslararası hukuk çerçevesinde çözmek istediğimizi söyledik. Avrupa Birliği’nin bu konuda haksız ve hukuksuz girişimlere destek olmak yerine, muhataplarımızı ikili temelde diyaloğa davet etmesini bekliyoruz.

“ÜLKEMİZİN DEMOKRATİK REFORMLARINDAN BİRİNİ DAHA HAYAT GEÇİRMİŞ OLUYORUZ”

Cuma günü İstanbul’da Şahkulu Sultan Dergâhı’nda ülkemizdeki Alevi-Bektaşi vatandaşlarımız için uzunca bir süredir hazırlıklarını yürüttüğümüz, tarihî adımları da açıkladığımız bir törene katıldık. Restorasyonu tamamlanan Şahkulu Sultan Dergâhı, Orhan Gazi devrinden beri bu toprakların gönül pınarlarından biri olmuş, attığımız birlik, beraberlik, kardeşlik adımının sembolü bir mekândır. Açılışını yaptığımız dört ve temelini attığımız yedi cemevi de yine verdiğimiz müjdelerin tamamlayıcısı bir hizmet olmuştur. Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri’nin ‘Bir olalım, iri olalım, diri olalım’ deyişi, bizim sıkça dile getirdiğimiz ve samimiyetle bağlı olduğumuz bir düsturdur.

Ülkemizi Türkiye yüzyılına hazırlarken bu topraklar üzerinde yapılmamış hiçbir eser ve hizmet, milletimizin çözülmemiş hiçbir meselesini bırakmamakta kararlıyız. Bizzat yerinde yürüttüğümüz çalışmalarla Alevi-Bektaşi vatandaşlarımızın tüm taleplerini, beklentilerini tespit ettik. Bunlardan idari tasarrufla hemen çözülebilecek olanları valiliklerimiz ve belediyelerimiz vasıtasıyla çözdük. Sunulan hizmetlerin sürekliliğini sağlamak için Kültür ve Turizm Bakanlığımız bünyesinde Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurma kararı aldık. Artık cemevi hizmetlerinden eğitim faaliyetlerine kadar tüm çalışmalara bu kurumsal yapı çatısı altında destek sağlanacak.

Aynı şekilde cemevi erkân hizmetlerini yürüten Alevi Bektaşi inanç önderlerine de bu kurum bünyesinde kadro verilecek.

Tarihsel süreklilik içinde kullandıkları vakıf mülklerine kira ödemek durumunda kalan Alevi Bektaşi kurumları, buralardan ücretsiz istifade edebilecek. Böylece ülkemizin demokratik reformlarından birini daha hayat geçirmiş oluyoruz.

Amacımız; hepimizin Peygamberi, hepimizin Ali’si, hepimizin Ehlibeyti hepimizin Hüseyin’i, hepimizin Kerbela’sı anlayışıyla hak dostlarının engin irfanlarıyla kurdukları ortak medeniyetimizi daha güçlü bir şekilde sahip çıkmaktır.

Alevi Bektaşi kardeşlerimizin asırlık beklentilerine cevap verecek şekilde açıkladığımız müjdelerin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Cumartesi günü Balıkesir’de vatandaşlarımızla buluştuk. Şehre indiğimiz andan toplu açılış törenini yapacağımız Kuvayı Milliye Meydanı’na kadar, oradan il danışma meclisi toplantımıza gidişimize ve şehirden ayrılışımıza kadar attığımız her adımda bizleri muhabbetle bağrına basan Balıkesirli vatandaşlarıma buradan teşekkür ediyorum.

Toplam yatırım bedeli 11 milyar liraya yaklaşan eser ve hizmetlerin Balıkesirli vatandaşlarımıza, belediyelerimize, özel sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum.

Pazar günü Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitemizin Galata’daki İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nin açılış törenine katıldık. Burada İstanbul’un ve ülkemizin önemli markalarından biri hâline gelen Galataport’u ziyaret eden vatandaşlarımızla da hasbihal etme imkânı bulduk.

Daha sonra Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) Genel Kurulu vesilesiyle gençlerimizle buluştuk. Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizle her bir araya gelişimiz gibi, bu buluşma da fevkalade coşkulu, fevkalade heyecanlı, fevkalade samimi geçti. Türkiye’nin ihtiyacı olan TEKNOFEST gençliğiyle, maddi ve manevi her alanda kendini en iyi şekilde yetiştirme iradesine sahip Fatih’in torunlarıyla geçirdiğimiz her an bize daha çalışma şevki veriyor, enerjimizi tazeliyor.

Bugün Kabine Toplantımızın hemen öncesinde üniversitelerimizin 2022-2023 Akademik Yıl Açılışı Töreni’nde hocalarımızla ve yine gençlerimizle birlikteydik. Yeni akademik yılın üniversitelerimize ve eğitimleri için her türlü imkânı sağladığımız, her türlü katkıyı verdiğimiz öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyorum.

“TÜRKİYE, TEHDİTLERİ ÖNCEDEN GÖREBİLME VE HIZLA TEDBİR ALABİLME KABİLİYETİNE SAHİP BİR ÜLKEDİR”

Küresel ekonomik krizin ve güvenlik tehditlerinin giderek arttığı bir dönemden geçiyoruz. Salgınla, savaşla, enerji ve emtia fiyatlarının yükselişiyle, üretim ve tedarik kanallarının tıkanmasıyla başlayan ve resesyon ihtimaliyle tırmanan bu sancılı dönem, elbette ülkemizi de etkilemektedir. Ülke ve milletçe, düzensiz göç akınından hayat pahalılığına kadar bir dizi sıkıntıyla mücadele ediyoruz. Ancak Türkiye, diğer devletlerden farklı olarak uzunca bir süredir maruz kaldığı saldırıların ve tuzakların da etkisiyle tehditleri önceden görebilme ve hızla tedbir alabilme kabiliyetine sahip bir ülkedir. Nitekim her küresel kriz ve ardından yaşanan tartışma, Türkiye’nin bu vasfını bir kez daha teyit etmektedir.

Terörle mücadeledeki tecrübemizle tahkim ettiğimiz güvenlik ve sosyal mimarimiz, bizi bölgemizdeki diğer kaoslara karşı da korunaklı hâle getirmiştir. Diplomaside uzunca bir süredir uğradığımız çifte standartlar ve haksızlıklar, bize yeni bölgesel dalgalanmalar karşısında dengeli ve yapıcı politikalar geliştirme imkânı sağlıyor. Ekonomik saldırılar karşısında geliştirdiğimiz mekanizmalar sayesinde, küresel krizin yıkıcı etkilerini en az düzeye indirmeyi başarabiliyoruz.

Avrupa başta olmak üzere tüm dünyayı kara kara düşündüren enerji krizine, hem kaynak çeşitlendirmesine giderek hem yerli ve yenilenebilir kaynaklarımızı harekete geçirerek hazırlıklı yakalandık.

“CUMHURİYET TARİHİNİN EN YÜKSEK İSTİHDAM RAKAMINA ULAŞTIK”

İstihdam odaklı ekonomi programımız sayesinde, resesyon tehlikesinin giderek daha yüksek sesle konuşulduğu bir dönemde, insanımızın işini, aşını, geleceğini güvence altına aldık. İşte bugün Ağustos ayı işsizlik rakamları açıklandı, bugüne göre işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,4 puanlık azalışla yüzde 9,6’yla tek haneli rakamlara gelirken, istihdam sayımız 31 milyonun üzerine çıktı, böylece Cumhuriyet tarihinin en yüksek istihdam rakamına ulaşmış olduk.

Hükûmetlerimiz döneminin ortalama enflasyonu yüzde 13 iken, son günlerde yaşadığımız sıkıntıların farklı siyasi ve sosyal saiklerin tetiklemesiyle ortaya çıktığını tekrar hatırlatmak istiyorum. Enflasyonla mücadelemizi sürdürürken, her kesimden insanımızın hayat pahalılığının yol açtığı refah kaybını telafi edecek adımları da birer birer atıyoruz.

“2023 HEDEFLERİNE DOĞRU EMİN ADIMLARLA İLERLİYORUZ”

Bununla kalmıyoruz, demokrasi, hak ve özgürlükler konusunda ülkemizi getirdiğimiz seviyeyi perçinleyecek gündemi hep canlı tutuyoruz. Hemen her programımızda çeşitli kesimlere yönelik ekonomik ve demokratik müjdelerimizi milletimizle paylaşıyoruz. Böylece, Türkiye’nin Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümüne atıfla sembolleştirdiğimiz 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Bugünkü Kabine Toplantımızda da bu çerçevede yeni değerlendirmeler yaptık, yeni çalışmaların istişaresini gerçekleştirdik.

İLK EVİM İLK İŞ YERİM KAMPANYASI

İlk başlığımız, bir süre önce duyurduğumuz milletimize 500 bin konut, 250 bin arsa, 50 bin iş yeri kazandırma amacını taşıyan İlk Evim İlk İş Yerim Kampanyası’ndaki son gelişmelerle ilgilidir. Bildiği gibi sosyal konut projeleri, hükûmetlerimizin ilk günüden itibaren en çok önem verdiğimiz ve 81 ilimizin tamamında hayata geçirdiğimiz bir icraatımızdır. Son dönemde konut, kira ve emlak fiyatlarındaki dengesiz yükselişler, bizi yeni ve daha büyük atılıma yöneltti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız bünyesindeki Toplu Konut İdaremizin yaptığı hazırlıkların ardından, İlk Evim İlk İş Yerim Kampanyamızın müjdesini kamuoyuyla paylaşmıştık. Gençlerimize, emeklilerimize, kadınlarımıza, şehit yakını ve gazilerimize ayrı ayrı kontenjanlar ayırdığımız bu kampanyaya, şu ana kadar 7,2 milyon başvuru yapıldı. Bu başvuru sahiplerinden 4,5 milyonu tüm şartları yerine getirerek süreci tamamladı. Başvuruların ay sonuna kadar devam edeceği göz önüne alındığında, bu rakamların daha da artacağı açıktır.

Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi olan bu kampanyamıza gösterilen yoğun ilgi bizi daha ileri adımlar atma yönünde cesaretlendir. Projenin ilk etabındaki rakamı 250 bin olan konut sayısını 2028 yılına kadar 500 bine tamamlayacağımızı zaten söylemiştik. İlk etap 250 bin kotumuzu 2 yıl içinde hak sahiplerine teslim edeceğiz.

Konut inşası amaçlı arsa sayısını da 1 milyona çıkarma kararı aldığımızı bir süre önce duyurmuştuk. Bakanlığımız yaptığı çalışmayla 81 ilimizin tamamına yayılan 1 milyon arsayla ilgili hazırlıkları tamamladı. Yani hangi şehirde, nerede, hangi parselde altyapısı yapmak suretiyle bu arsalarımızı da ne yaptık, hazırladık. Arsa yerlerini yüzde 40’ı şehir merkezlerinde, yüzde 60’ı ilçelerde olacak şekilde belirledik. Tabii bu rakamlar şehirlerdeki arazilerin uygunluk durumuna göre şekillenmektedir.

Konut amaçlı arsaların 50 bini İstanbul’da, 100 bini Ankara’da, 25 bini İzmir’de, 45 bini Gaziantep’te, 55 bini Konya’da, 25 bini Kayseri’de, 30 bin Diyarbakır’da olacak şekilde planlandı. Diğer şehirlerimizdeki arsa sayıları da arazi uygunluğuna göre tespit edilmektedir.

Vatandaşlarımız hem konuta hem arsaya başvurabilir. Ancak kurada ikisi birden çıkarsa sadece birini tercih edebilir. Amacımız, milletimizin olanı milletimize vererek insanlarımızı en uygun şartlarla gönül huzuru içinde oturacakları birer eve kavuşturmaktır.

Arsa fiyatlarını piyasa bedelinin çok altında bir şekilde vatandaşlarımıza sunmakla kalmayıp, bunun üzerine bir an önce evlerini yapabilmelerine de destek vereceğiz. Sadece ülkemizin değil belki de dünyanın en büyük sosyal devlet uygulaması olan bu projeye müşterek parselleri de dâhil ediyoruz. Müşterek parsellerdeki hak sahipleri çoğunluğu sağladıklarında TOKİ’ye başvurarak burada konut inşa edilmesi talebinde bulunabilecek. Bu parsellerde zemin+4 veya 5 katı geçmeyecek, bu şekilde inşa edilecek. Konutların finansmanı hususunda bankalarla da iş birliğine gidilecek. Konut amaçlı arsaların ve iş yerlerinin başvuruları bugün itibariyle alınmaya başlandı.

Planları onaylanan illerde ve ilçelerdeki hak sahibi vatandaşlarımız arsa tapularını aralık ayından itibaren alabilecekler. Arsaların tapularının tamamının dağıtımı iki yıl içinde bitecek. Müstakil parseller 192 bin 500 liradan başlayan fiyatlar, bin 604 liradan başlayan taksitler ve 10 yıla varan vadelerle TOKİ’nin faizsiz ödeme modeli ile vatandaşlarımıza satılacak. Hisseli parsellerin ödemesi 112 bin 500 liradan ve taksitleri de 937 liradan başlayacak şekilde belirlendi.

Sosyal konutlarımızın inşasına 25 Ekim’de Ankara, Afyon, Amasya, Aydın, Bolu, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Kahramanmaraş, Kırşehir, Konya, Manisa, Muğla, Tunceli, Uşak, Yozgat ve Zonguldak illerimizdeki 5 bin konutun temelini atarak başlıyoruz. Diğer illerimizde de hızlı bir şekilde temeller atılacak.

Proje kapsamındaki 50 bin iş yerinin ilk etabının inşasına 28 ilimizde 10 bin iş yerinin temelini atarak başlıyoruz. Büyüklükleri 50 ile 200 metrekare arasında değişen bu iş yerleri 350 bin liradan başlayan fiyat, 2 bin 633 liradan başlayan taksit ve 10 yıla varan vadeyle esnaflarımıza sunulacaktır. Sadece bu iş yerlerinin istihdama katkısının 100 bini bulması bekleniyor.

Son kampanya ile birlikte TOKİ’nin 2003 yılından bu yana ülkemize kazandırdığı konut sayısı 2 milyonu bulacak. İlk Evim İlk İş Yerim Kampanyası’nın ülkemizde yol açacağı ekonomik hareketlilik 2 trilyon liraya ulaşacak. Her TOKİ projesi gibi bu kampanya da özel sektörün konut yatırımlarını hareketlendirecektir. Kampanyamızın bir kez daha ülkemize, milletimize ve özellikle hak sahiplerimize hayırlı olmasını diliyorum.

Bir müjde de üniversite öğrencilerimize vermek istiyorum. Ailelerinin yaşadığı şehirlerden uzak yerlerde eğitim-öğretim gören öğrencilerimize okullarına gidiş ve dönüşleri için ulaşım desteği sağlayacağız. Yılda iki defa verilecek bu destek sayesinde yaklaşık 150 bin öğrencimizin ailelerinin yanına onlara herhangi bir yük getirmeden gidip gelebilmesini temin etmeyi hedefliyoruz.

“ESNAF VE SANATKÂRLARIMIZIN YANINDA OLDUK, OLMAYI SÜRDÜRÜYORUZ”

Bir diğer müjdemiz esnaf ve sanatkârlarımızadır. Her dönemde olduğu gibi salgın ve savaş şartlarının önümüze çıkardığı zorlu süreçte de esnaf ve sanatkârlarımızın yanında olduk, olmayı sürdürüyoruz. Üstelik desteklerimizde kadınlarımıza ve gençlerimize ayrı yer veriyoruz. Mesela geçtiğimiz yılın mart ayında başlattığımız kadın girişimci kredisinden 140 bin kadınımız yararlanarak 17 milyar liranın üzerinde bir kaynak kullanmıştır. Gençlerimiz için çeşitli isimler altında başlattığımız girişimci kredilerinden 52 bin kişi 10 milyar liralık bir kaynağa ulaşarak yararlanmıştır.

Şimdi de Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına atıfla başlattığımız yeni bir kredi destek paketi ile esnaf ve sanatkârlarımızın huzurundayız. Esnafımız için Halkbank vasıtasıyla 60 ay vade ile ve yüzde 7,5 faiz oranıyla istifade edebilecekleri 100 milyar liralık bir kredi kampanyası başlatıyoruz. Sadece bununla kalmıyor, kredi üst limitlerini 350 bin liradan 500 bin liraya, iş yeri edindirme ve taşıt kredisi limitlerini de 1 milyon liradan 1,5 milyon liraya yükseltiyoruz.

Genç girişimcilerimizin sıfır faizli kredi limitini 100 bin liradan 300 bin liraya yükseltirken, yaş sınırını da 30’dan 35’e çıkartıyoruz. Halkbank’tan kredi kullanıp da takip ediyor düşen esnaflarımıza 6 aya kadar geri ödemesiz, 36 aya kadar vadeli yüzde 4 faizli kredi ile borcunu tasfiye imkânı sağlıyoruz. Tüm bu kolaylıkları esnafımıza hayırlı olmasını diliyorum.

“ENERJİ ALANINDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIĞIMIZ BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ”

Enerji alanında da önemli adımlar attığımız bir süreçten geçiyoruz. Doğal gaz depolarımızı yüzde 100 doldurarak talepteki muhtemel artışlara ve beklenmedik kesintilere karşı hazırlığımızı yaptık. Azerbaycan’la ülkemizle birlikte Avrupa’nın enerji arz güvenliği için de kritik öneme sahip TANAP’ın kapasitesini yıllık 16 milyar metreküpten iki kat artışla 32 milyar metreküpe çıkartacak çalışmalara başladık.

Libya ile yaptığımız hidrokarbon anlaşması ile bu ülkenin kıta sahanlığındaki petrol ve türevlerinin çıkartılması konusunda yeni bir iş birliği alanı oluştuk.

Ayrıca Umman, Katar, Endonezya, Cezayir, Nijerya, Malezya, Kazakistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile enerji alanında yeni iş birliklerimizin önünü açacak temaslarda bulunduk.

“SINIR ÖTESİ HAREKÂTLARIMIZI KENDİ ÖNCELİKLERİMİZE VE YAPTIĞIMIZ PLANLARA GÖRE YÜRÜTÜYORUZ”

Ülkemizin sınır güvenliği ve milletimizin huzuru konusu önceliklerimizin en başında yer almaktadır. Bu doğrultuda Türk Silahlı Kuvvetlerimizle, Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenliğimizle, İstihbaratımızla, diplomatik kanallarımızda 24 saat kesintisiz faaliyet yürütüyoruz. Terör örgütlerinin yöneticilerini nerede bulursak orada imha ediyor, askerlerimiz ve güvenlik güçlerimize yönelik hiçbir saldırıyı cevapsız ve cezasız bırakmıyoruz. Sınır ötesi harekâtlarımızı kendi önceliklerimize ve yaptığımız planlara göre yürütüyoruz. Artık terör örgütleriyle birlikte ülkemize husumet besleyen herkesin korkulu rüyası hâline gelen, bir gece ansızın gelebiliriz sözümüzün gereklerini harfiyen yerine getiriyoruz.

Kimi kamuoyu tarafından bilinen, kimi bilinmeyen operasyonlarımızla Türkiye düşmanı herkesin, her örgütün, her yapının yüreğindeki korkuyu sürekli büyütüyoruz. Sahip olduğumuz yetişmiş insan gücü, donanım ve teknolojik imkânlar sayesinde her alanda olduğu gibi güvenlik hususunda da kimsenin inayetine muhtaç olmadan başımız dik bir şekilde kendi işimize bakabiliyoruz.

Hemen her Kabine Toplantımızda olduğu gibi bugün de savunma ve güvenlik konularındaki son gelişmeleri değerlendirerek önümüzdeki dönemde atacağımız adımları belirledik. Yarın ülkemizin önemli ulaşım projeleri arasında yer alan Çanakkale-Ayvacık Küçükkuyu Yolu ve Tünellerinin açılışına canlı bağlantıyla katılacağız. Ardından Arnavutluk Başbakanı Sayın Edi Rama’yla bir araya geleceğiz.

Çarşamba günü Asya’da İşbirliği ve Güvenlik Artırıcı Önlemler Zirvesi’ne katılmak üzere Kazakistan’ın başkenti Astana’ya bir ziyaretimiz olacak. Cuma günü Zeytinburnu Millet Bahçesi’ni hizmete açtıktan sonra, Türkiye-Katar Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısını Dolmabahçe’de icra edeceğiz.

Cumartesi günü de inşallah Diyarbakırlı kardeşlerimizde kucaklaşacak, hasret giderecek ve kendileriyle inşallah orada Kültür Yolu yürüyüşünü yapacağız.  Böylece ülkemize ve milletimize sürekli yeni hizmetler getirme, yeni eserler kazandırma gayretimizi sürdüreceğiz.”

Haber-foto: https://tccb.gov.tr/haberler/410/140080

Video: https://www.youtube.com/watch?v=69keilBbWLI

Editör: TE Bilisim