Türk Dermatoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Sema Karaoğlu, mevsim geçişlerinde yaşanan hava değişimlerinin cildin savunma mekanizmasını yavaşlattığını söyledi.

Dr. Sema Karaoğlu, yaz aylarında çokça güneşe maruz kalan ve ısı değişiminden olumsuz etkilenen cildin sonbahar ve kışa hazırlanması için tavsiyelerde bulundu. Karaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mevsim değişikliği nedeniyle cildin sonbaharın serin günlerine ve sonrasında da kışa hazırlanması gerektiğini söyledi.

Bu yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle insanların pek çoğunun tatile gidemese de dış ortamda güneşe maruz kaldığını ifade eden Karaoğlu, "Mevsim geçişlerinde yaşanan hava değişimleri cildin savunma mekanizmasını yavaşlatır. Bu durum cildin elastikiyetini sağlayan protein yapıda olan elastik ve kollajen liflerin deforme olmasına ve hücre yenileme kapasitesinde azalmaya yol açar." dedi.

Kimi ciltlerin havuzda klorlu suya, kiminin ise tuzlu suya maruz kaldığını belirten Karaoğlu, istenilen bronzlaşmanın gerçekleştiğini ancak bunun yanında bazı problemlerin de ortaya çıktığını aktardı. Karaoğlu, yazın hem sıcağın hem de havuz ve deniz suyunun etkisiyle ciltte kuruluk, donuklaşma, matlaşma, kırışıklık ve kılcal damarların belirginleşmesi gibi sorunlarla karşılaştıklarını kaydetti.

Salgın nedeniyle ellerin sık yıkandığına ve alkol içeren dezenfektanların kullanıldığına dikkati çeken Karaoğlu, el derisinde de kuruma, kalınlaşma, renginde koyulaşma ortaya çıktığını söyledi.

Karaoğlu, doğru analiz ve çözüm önerileriyle tüm bu problemlerin çözülebileceğine işaret ederek, "Banyo yaparken çok sıcak su kullanmamaya dikkat etmeliyiz. Banyomuz 10 dakikadan fazla sürmemeli. Kurutucu, parfüm ve alkol içeren, içeriğini bilmediğimiz kimyasallı temizleyiciler kullanmayalım. Doğal sabunlar ve kurutucu olmayan yağlı jellerle vücudumuzu temizleyelim. Banyo sonrası mutlaka nemlendirici kullanalım." diye konuştu. Bol su tüketilmesi gerektiğine vurgu yapan Karaoğlu, şunları kaydetti:

"2 litre suyu gün içinde mutlaka içelim. A, C ve E vitamini gibi derinin onarımında önemli görevleri olan vitaminleri alalım. Vücudumuzun, hücrenin büyük bir kısmı su, vücudumuzu bundan mahrum edersek var olanı yok etmiş oluruz ve cildimizi büyük hasara uğratırız. Ayrıca cildin ihtiyaç duyduğu yağ asitlerini karşılamak için omega 3 ve selenyum yönünden zengin balığın yanı sıra ceviz ve fındık gibi çerezlerin kavrulmamış halleriyle, nohut, kuru fasulye gibi baklagilleri tüketmeye özen gösterelim."

Editör: TE Bilisim