Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak'ın teşviki ile yem bitkileri alanında Bingöl şartlarına uyumlu yerli tohum geliştirme konusunda çalışma yürüten Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kağan Kökten, öğrencilerine hem sınıfta hem de tarlada eğitim veriyor.

Dersten çıktıktan sonra üniversitenin Erentepe köyündeki uygulama tarlasına giden Kökten, burada iş elbisesi olarak şalvar ve çizmelerini giyip kasket takarak traktörün başına geçiyor. Kökten, tarlada da öğrencilerine uygulamalı tarım yöntemleri hakkında bilgiler aktarıyor.

Prof. Dr. Kökten, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine yaptığı açıklamada, Ziraat Fakültesi olarak okulda uyguladıkları, derste anlattıkları pratik uygulamaları arazide birebir öğrencilerle yaptıklarını söyledi. Tarlada hem ekim hem de hasadı öğrencilerin gözlemlemelerini sağladıklarını kaydeden Kökten, kentin yüzde 52 civarında çayır ve mera alanına sahip olduğunu belirtti.

Bingöl'ün, hem hayvancılık hem de yem bitkileri açısından oldukça stratejik bir noktada bulunduğunu anlatan Kökten, bölgede yetişebilecek ve buraya adapte olabilecek çeşit veya çeşitleri deneyerek, bölgenin hayvancılığına bir nebze katkıda bulunmak için çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

Kentin tahıllar yönünden de oldukça iyi durumda olduğunu vurgulayan Kökten, yem ve tahıl dışında, bölgenin ekonomisine katkı sağlayan endüstriyel bitkiler veya yemeklik dane baklagiller konusunda da oldukça iyi durumda olduğunu dile getirdi.

"IRAK VE PAKİSTAN'DAN GETİRİLEN TOHUMLARINI DENİYORUZ"

Kökten, yem bitkileri dışında özellikle yerel tohumları ön plana çıkarma adına Tarım İl Müdürlüğünden temin edilen tohumlarla deneme ekimleri yaptıklarını ifade ederek, şu bilgileri aktardı:

"Özellikle günümüzde ön plana çıkan kinoa denilen bir bitki var. Iğdır Üniversitesinden bir arkadaşımızın gönderdiği tohumların ilkbaharda denemesini kuracağız. Çanakkale'den gönderilen tef olarak isimlendirilen bir bitkimizi yem açısından değerlendiriyoruz. Hayvanlara yem amaçlı ekiyoruz ama bunun tohumları aynı zamanda zayıflama çayı olarak da kullanılıyor.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinden gönderilen çemen isimli bir yem bitkimiz var. Farklı bölgelerden yerel popülasyon olarak toplanmış, Irak ve Afganistan gibi farklı ülkelerden getirilmiş tohumların burada adaptasyon denemesini kuruyoruz ki bu bölgeye biraz daha hayvancılık açısından, tarla tarımı içerisindeki yem bitkileri yetiştiriciliğinin artması konusuna faydalı olmaya çalışıyoruz."

"İŞİMİ SEVEREK YAPIYORUM"

Uygulama sırasında öğrencilerin konuyu daha iyi anlayabilmesi için gerektiğinde traktöre bindiğini, yerel kıyafetlerle çalıştığını anlatan Kökten, Bingöl ve yöresinde yaşayan çiftçiler için daha verimli yem bitkisi yetiştirmeyi amaçladığını vurguladı. Prof. Kökten, şöyle dedi:

"Ben bir Yörüğüm, Mersin Silifkeliyim. Çalışmayı seviyorum, en önemlisi işimi, mesleğimi seviyorum. Dolayısıyla hangi işi yaparsanız yapın mesleğinizi, işinizi severseniz her türlü zorluğu bir şekilde aşarsınız. Öğrencilerime tavsiyem, okuduğunuz bölümün kıymetini bilin çünkü tarım birçok ülkenin en önemli stratejik yerlerinden bir tanesi. Dolayısıyla mesleğinizi, işinizi severek yaparsanız bütün işleri başarılı bir şekilde yaparsınız. Ben de mesleğimi, işimi, ülkemi, memleketimi seviyorum."

"HASAT BAYRAMI DÜZENLEYECEĞİZ"

Kökten, daha önce 15 çeşit silajlık mısır çeşidi, fiğ türleri gibi değişik yem bitkilerinin farklı çeşitlerinin adaptasyon denemelerini yaparak bölgeye uyabilecek türleri ortaya çıkarmaya çalıştıklarını anlattı.

Elde edilen verileri çeşitli dergilerde yayınladıktan sonra bunları tanıtmak üzere çiftçi bayramı yapmayı planladıklarını bildiren Kökten, "Bölgedeki önder çiftçileri buraya çağırarak, hem kendi gözleriyle görsünler hem de bizim burada yaptığımız çalışmaları yerinde izlesinler diye böyle bir projemiz var." dedi.

Bingöl Üniversitesinin kendilerine geniş imkanlar sunduğunu anımsatan Kökten, Ziraat Fakültesine tahsis edilen yaklaşık 80 dönümlük bir arazide araştırma imkanı bulduklarını dile getirdi.

Kökten, "Her başarılı insanın arkasında birçok kişi vardır. Özellikle öğrencilerim, hem yüksek lisans öğrencilerim hem Tarımsal Araştırma Uygulama Merkezi Müdürlüğüne bağlı personel, güvenlik görevlisinden işçisine kadar bütün arkadaşlarda bu işi beraber yapıyoruz. Başta rektörümüz Sayın İbrahim Çapak'a ve emeği geçen bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim