Aslında işin bu tarafına bakmak gerekiyor.

Spor, özellikle futbol kişi için, grup için, kent için, ülke için tam bir reklam aracıdır.

Brezilya, Uruguay, Arjantin ünlü futbolcuları ile tanınıyor.

Hatay, Malatya, Kayseri, futbol takımları olmasa bu kadar tanınır mı?

Ümraniye, Bandırma, Buca futbolu ile üst liglerde olmasa ne kadar tanınırdı?

Futbol takımları olmasaydı Kahramanmaraş'ta Hüseyin Belli başta olmak üzere, son başkan Fatih Mehmet Ceyhan'a kadar birçok isim Kırmızı-beyazlı takım ile inlerine ün katmadı mı?

Bu kentin Allah daha da versin, parasal yönden birçok ismi var: Ama Kahramanmaraşspor başkanı kadar tanımıyorlar...

Evet. İsteseniz de istemeseniz de Kahramanmaraşspor bir reklam aracıdır... Futbol takımları olmasaydı Adana, Kayseri, Malatya, Hatay başkanları bu kadar şöhrete sahip olunur muydu?

Bir süre önce Kahramanmaraşspor A.S.'nin sahibi ve kulüp başkanı Fatih Mehmet Ceyhan, yakına kimsenin sahip çıkmadığından dem vurarak kulübe sahip çıkılması gerektiğini açıkladı. Ceyhan, şubat ayı içerisinde yaptığı açıklamada 7 yıldır sürdürdüğü görevini bıraktı. Başkanlık döneminde takımın kurumsal kimliğini hiçbir zaman ayaklar altına almadıklarını ifade eden Ceyhan, “Bizim için çok değerli olan bu kırmızı-beyaz bayrağı, bu armayı hiçbir zaman yere düşürmedik. Biz sportif başarı yakalayamadık bunu da bir bahane olsun diye söylemiyorum, bu bir realite. Bu yılın başında ben gerçekten takımı bırakacaktım. Bu konuşmayı sezon başındaki Kurban Bayramı'ndan sonra ağustos ayında Kahramanmaraş halkından helallik isteyerek Kahramanmaraşspor kulüp başkanlığını bırakacaktım" diye konuştu. (maraspusula.com)

Ardından eski taraftar derneği başkanı, Kahramanmaraşspor yöneticisi, eski Anadolu Taraftarlar Federasyonu başkanı, Önsen belediyesi bin son seçilmiş başkanı olan iş insanı Alaaddin Devlet Ülger, kulübe sahip çıkmak için talip olduğunu kamuoyuna duyurdu. 22-02-2021 tarihinde mevcut kulüp başkanımız Fatih Mehmet Ceyhan’ın “Biz sportif başarıyı yakalayamadık, 7 yıldır başarısızlıktan dolayı bize çok hakaret edildi. Bu takım Şehrin takımıdır, bu koltuğun temiz ve pak kalması için ayrıca Babamın vasiyetini yerine getirmek için bu görevi bırakıyorum blöf yapmıyorum, söylediğim sözden dönmek bana yakışmaz ve hiçbir şartta bu takıma geri dönmeyeceğim, kesinlikle bu koltukta oturmayacağım, yeter ki bu takımın gerçek sahipleri bu takıma sahip çıksın.” diyerek istifasını açıklaması üzerine sayın Fatih Mehmet Ceyhan’ı arayarak takımı devredecekseniz biz bu takıma yönetmeye talip olduğumuzu ve başarıya götüreceğimizi belirttik. Bu konu üzerine İstanbul’da ve Kahramanmaraş’ta görüşmeler yaptık. Kendisinin takımı bırakacaksa bizim talip olduğumuzu her toplantıda kendisine deklare ettik. Ama bir türlü sonuca ulaşamadık. (marasposta.com)

Önceki gün de Kahramanmaraş Edeler Taraftarlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Halil Yaman bir açıklama yaptı: "Biz, Kahramanmaraş sevdalısıyım. Herkes gider, Edeler Grubu kalır…" minvalinden bir açıklama yaptı. Bu arada gruba yeni başkan olan Halil Yaman kardeşime bu zorlu süreçte hayırlı olsun temennisinde bulunuyorum. “Taraftar olarak üzerimize düşen her türlü desteği yerine getiriyoruz ve bundan sonrada yerine getirmeye devam edeceğiz. 1980’ler de rahmetli ejder abi tarafından kurulan tribün faaliyetleri o ölünce duran Edeler Grubu sene 2007 de tekrar Taraftarlar tarafından hayata geçirildi. Her zaman bu takımın peşine çoğu zaman telefonlarımızı satarak cebimizdeki son kuruşuna kadar harcayıp deplasmanlara gittik. Kimsenin adamı olmadık ve hiç kimseye boyun bükmedik. Kahramanmaraşspor’u bir menfaat için sevmedik ve hiçbir menfaat beklemedik. Elimizden geldiği kadar takımı desteklemeye içerde ve dışarda tribünlerde olduk. Kahramanmaraşsporumuzun hep arkasında olduk ve şimdi bir karar aldık ve onu uygulayacağız. Edeler Grubu her zamanki yerinde dimdik ayakta olacak." (marassonhaber.com)

Maalesef ortada çürümüş bir ceset var: Kahramanmaraşspor… Birilerinin sahip çıkması gereken bir olgu bu takım… Yerel yöneticisinin, siyasetçisinin, iş dünyasının el atması, yaşatması gereken bir marka var ortada.

Bu markanın adı; memleketin spor kulübü.. Şimdilik sadece futbol. Ama buna güreş, voleybol, basketbol ve diğer spor branşları da eklenebilir.

Hiç kimse babasının keyfine bu iş peşinde olmaz. "Mutlaka kazandığı bir şeyler vardır" diye düşünüyorum.

Mevcut bırakmadan, yeni biri talip olamaz, olmaz...

Geçmiş dönemlerde de yazdım. Bugün de aynı düşüncedeyim: bu takımın tek kurtuluşu; Gaziantep örneğidir. Malatya örneğidir. Mevcut takım artık amatöre kadar düşecek ve yeni bir kulüp var olacaktır.

Aksi bundan sonra abesle iştigaldir. Ya da şöyle diyelim artık: Olmadı baştan bir daha.. Tam zamanı tam zamanı şimdi…