Maydanoz, mutfaklardan eksik olmayan iyi bir garnitür olmasının yanı sıra geleneksel olarak safra taşı, hazımsızlık, böbrek taşı, kabızlık ve ödem atmak için kullanılan şifalı bir bitkidir. Yapraklarından ve köklerinden faydalanılabilen maydanoz, cilt bakımı ve böcek ısırıkları için de kullanılabilmektedir.

Mineral ve vitamin bakımından çok zengin bir bitki olan maydanozda A, C, K vitaminleri yanında folat, demir ve kalsiyum bulunur. Antioksidan içeriği yoğun olan maydanoz, kalp sağlığını korur ve tümörlerin gelişmesini engeller. Maydanozun kanamayı arttırma ve düşük riski yaratma özelliklerinden dolayı hamilelikte az tüketmesi önerilmektedir. Ayrıca doktor onayı olmadan herhangi bir hastalığa karşı yoğun maydanoz tüketimi sakıncalı olabilir.

Maydanoz, her mevsim üretilebilen ve çok geniş bir kullanım alanı olan bir bitkidir. Yemeklerde baharat olarak ta kullanılabilen maydanoz, maydanozgiller familyasının en bilinen türüdür. Maydanozdan elde edilen esansiyel yağı yüzyıllardır halk ilaçlarında, ödem söktürücü, gaz sancısı, kansızlık, enfeksiyonlarda kullanılmıştır.

Maydanoz; provitamin A (betakaroten), K ve C vitaminleri açısından zengindir. Bununla beraber kalsiyum, magnezyum, potasyum ve özellikle folat ve demir içerir. Yapraklarında sağlığa çeşitli faydaları bulunan öjonol, miristisin, apiol gibi uçucu yağlar, apigenin, mirisetin gibi antioksidan flavonoidler, sabit yağlar, protein ve klorofil vardır.

Bitkinin yapraklarındaki miristisin, öjonol gibi uçucu yağlar ve antioksidan flavonoidler vücudu hastalıklara karşı korur. Bu güçlü yağ bileşikleri bağışıklık sistemine yardımcı olarak tümör büyümesini yavaşlatır, oksidatif stresi nötralize ederek kansorojenlerin vücuda zarar vermesini ve vücuttaki kanser hücrelerinin çoğalmasını ve yayılmasını (metastaz) engeller. Mirisetin cilt kanserinde özellikle faydalıdır. Ayrıca apigeninin meme kanserinin neden olduğu tümörlerin boyutunu azaltması üzerine çalışmalar mevcuttur.

Taze maydanoz, önemli bir B vitamini olan folat içerir. Folat kalp sağlığının korunmasında oldukça önemlidir. Kanda bulunan bir amino asit türevi olan homosisteini dönüştürerek zararsız hale getirebilmek için folata ihtiyacımız vardır. Homosistein; yüksek konsantrasyonlara ulaştığında kan damarlarına zarar verir. Hasar gören kan damarları kalp krizi veya felç riskini arttırır.

Folat homosisteini daha zararsız bir moleküle dönüştürerek kalp sağlığının korunmasına yardımcı olur. Folat ısıya karşı hassastır bu nedenle bu amaçla yararlanabilmek için taze maydanoz tüketmeye dikkat etmek gerekir.

Ağır bir yemek sonrası bir tutam taze maydanoz yemek sindirimi kolaylaştırarak, şişkinliği azaltacaktır. Gaz, kabızlık, hazımsızlık, mide bulantısı gibi bir dizi gastrointestinal problemde kullanılır. Ayurveda uygulamalarında banyoda maydanoz yağı kullanılarak karın bölgesine masajla mide problemlerinde rahatlama sağlanır.

Maydanoz diüretiktir. Vücuttaki ödemi atarak üriner sistemi yıkamanıza ve böbreklerin yükünü azaltmanıza yardımcı olur. Bitkinin kökleri de börek taşlarının doğal tedavisinde kullanılmaktadır. İdrar yolu enfeksiyonu tedavisinde kullanılır.

Maydanoz en iyi mirisetin kaynaklarından biridir. Vücuttaki insülin direncini azaltırken kan şekerini düşürmede etkinliği saptanmıştır. Bu sayede tip 2 diyabet gelişme riskini azaltır.

Maydanoz yüksek K vitamini içeriğiyle, kemik yoğunluğunu korumak, kemik kırıkları ile savaşmak için önemli bir kaynaktır. Günlük yeterli K vitamini düzeyine sadece 10 dal maydanoz tüketerek ulaşabilirsiniz. Ayrıca içerisindeki C vitamini kemiklerin etrafında destek olmak için gerekli kolejenin sentezlenmesinde yardımcı olur.

Maydanoz romatoid artrit hastalığına karşı da etkilidir. Bitkide bulunan C vitamini ve beta-karoten, artriti kontrol altına almaya ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olan anti-inflamatuar özelliklere sahiptir. Maydanoz suyunun veya çayının düzenli olarak tüketilmesi, artrit semptomlarına bağlı olan ürik asit giderimi sürecini hızlandırmaktadır.

Zengin A ve C vitamini içeriğiyle bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. Bu doğal antioksidanlar sayesinde enfeksiyonların önüne geçilmesi sağlanır. Ayrıca C vitamini bağışıklık sisteminin aktif olarak etkilendiği bağırsak floramızın korunmasına yardımcı olur.

Bir tutam taze maydanoz ile kötü nefes ve kokuları azaltmak mümkündür. Antibakteriyel özelliği sayesinde ağzımızda kötü nefese sebep olan bakterilerin gelişmesini engeller.

Maydanozu günlük beslenmemize katarak göz sağlığı için gerekli olan beta karoten ve A vitaminini kazanabiliriz. Beta karoten retina ve korneayı korurken, ayrıca yaşlanma sırasında oluşabilecek katarakt göz, maküler dejenerasyon gibi göz hasarlarına karşı da koruyucudur. Avitamini ise gözleri UV ışınlarına karşı korur.

A vitamini hem cildi UV ışınlarına karşı korur, hem de yaşlanma belirtilerini azaltır. Cilt kanserini önlemeye yardımcı olur. Glutatyon önemli bir antioksidandır ve aynı zamanda cilt beyazlatma tedavilerinde kullanılmaktadır. Maydanoz glutatyon üretimini arttırır.

Yapılan araştırmalar maydanozda bulunan apigenin maddesinin saç dökülmesini engellediğini göstermiştir. Ayrıca içerdiği bakır, saç rengini korumaya yardımcı olur.

Daha hızlı ve sağlıklı kilo verebilmek için, planlanan diyete eklenmesi fayda sağlar. Kalori açısından düşük ancak besin değeri yüksek olan maydanoz metabolizmayı hızlandırır. Kandaki aşırı yağın atılmasına yardımcı olur. Vücuttaki ödemin atılmasını sağlayarak böbrekleri temizler. Vücudun işleyişini optimum düzeyde tutar ve kilo kaybına yardımcı olur.

Yemeklerde taze olarak veya kurutulmuş toz halinde, ayrıca salatalarda ve maydanoz çayı yapımında kullanılır.

Kurutulmuş maydanozun besin içeriği de tıpkı taze maydanoz gibi oldukça zengindir. Lezzet vermesi için çorba, pilav, ciğ köfte, balık gibi yemeklerin içine koyulabilir. Ayrıca ızgara et pişirmeden önce ızgaranın üzerine serpilerek oluşabilecek kanserojenlerin önüne geçilebilir. Kış aylarında kuru maydanoz çayı da yapılabilir.

Kuru maydanoz salça ile karıştırılarak çorbaların üzerine dökülebilir. Ayrıca, yeşil yapraklı salatalara, ızgara ete ve balık yemeklerine yakışır. Makarna, mantı ve erişte hamuruna ilave olarak katılır.

Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı koruma sağlar.

İçerisindeki antioksidan flavonoidler sayesinde kalp sağlığını korumada faydalıdır.

Sindirim sistemi için faydalıdır.

Vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı olur.

Ölçülü tüketildiğinde böbrek ve üriner sistem için faydalıdır.

Demir eksikliğine iyi gelir.

Cilt ve göz sağlığının korunmasına yardımcı olur.

Eklem ve kemik sağlığı için faydalıdır.

Yarım demet maydanozu iyice yıkayın ve hasarlı yapraklarını ayıklayın. Üzerine 2 su bardağı (400 ml) su ekleyerek 2-3 dk. kaynatın. 10 dk. kadar demlenmeye bırakın. Ardından içebilirsiniz. Dilerseniz lezzet katmak için limon da ekleyebilirsiniz.

Taze maydanoz yapraklarını ve 1 limonun kabuklarını 2 bardak suyun içine koyun. 2-3 dk kaynatın. 5 dk demlendikten sonra süzüp içebilirsiniz.

Maydanozun faydaları nelerdir? Maydanoz suyu neye iyi gelir? (medikalakademi.com.tr)

Editör: TE Bilisim