Boşanma davasında alınacak geçici önlemler TMK 169’da öngörülmektedir.

Söz konusu hükümde boşanma davası esnasında alınacak önlemler teker teker sayılmamaktadır. Dolayısıyla hâkim gerekli gördüğü takdirde somut boşanma davasının niteliğine uygun düşecek ve zorunlu önlemleri almaya yetkilidir.

Önlemleri almaya yetkili hâkim, derdest boşanma davasına bakan hakimdir. Önlemler hâkim tarafından re’ sen alınmaktadır.

Alınan önlemler, geçici nitelikte olmalarının gereği olarak hüküm kesinleşinceye kadar devam etmektedir. Ancak bu süre içinde hâkim gerektiği takdirde önlemlerde değişiklik yapmaya yetkilidir.

Geçici hukuki önlemler üç grupta incelenmektedir:

  • Eşlerin barınması ve geçimi için alınan önlemler
  • Eşler arasındaki mali ilişkilere yönelik alınan önlemler
  • Çocuklara ilişkin alınan önlemler

1. Eşlerin Barınması Ve Geçimi İçin Alınacak Önlemler

Ortak Konutun Tahsisi

Boşanma ya da ayrılık davasının açılmasıyla eşler için ayrı yaşama hakkı doğmaktadır. Dava esnasında eşler anlaşarak ortak konutu kimin terk edeceğini kararlaştırır ise problem doğmamaktadır. Eşlerin anlaşamamaları halinde ortak konuttan kimin ayrılacağına hâkim karar vermektedir.

Hâkim bu kararı verirken ortak konutun tahsisin hangi eşe daha yararlı ve lüzumlu olduğunu gözetmektedir. Taşınmaz mülkiyetinin hangi eşe ait olduğu ya da hangi eşin evi kiralamış olduğu ortak konutun tahsisinde önem arz etmemektedir.

Geçici Tedbir Nafakası

Boşanma ve ayrılık davasının açılması her ne kadar eşlere ayrı yaşama hakkı tanısa da hukuken evlilik birliği devam etmektedir. Buna paralel olarak karı ve kocanın birbirlerine karşı bakım yükümlülüğü devam etmektedir.

Eşler arasında bu bakımın nasıl olacağı kararlaştırılmış ise hâkim bu anlaşmayı uygulamaktadır. Ancak uyuşmazlık doğması halinde bakım yükümlülüğüne kimin, hangi oranda katlanacağını hâkim takdir etmektedir.

Eşin diğer eşe yapacağı bu maddi yardıma “tedbir nafakası” denmektedir. Tedbir nafakasının üst sınırı nafakayı vermekle yükümlü kılınan kimsenin geliridir. Boşanma avukatı yardımı almak tedbir nafakası miktarı ve süresine ilişkin hak kaybı doğmamasını sağlamaktadır.

Tedbir nafakasının ödenmesi kararın alındığı tarihten değil de boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren başlamaktadır. Yani mahkemenin vereceği karar geçmişe etkili hüküm ve sonuç doğurmaktadır. Buna karşılık, boşanma ya da ayrılık kararının kesinleşmesiyle birlikte bu yükümlülük sona ermektedir.

2. Eşler Arasındaki Mali İlişkilere Yönelik Önlemler

Boşanma ya da ayrılık davası açılmış ise davanın devamı süresince geçerli olmak üzere hâkim tarafından eşlerin mallarıyla ilgili önlemler de alınmaktadır.

Eşler arasında mal ayrılığı rejimi seçilmiş ise bu minvalde bir önlem alınmasına gerek bulunmamaktadır.

Eşlerin boşanmasından sonra malların paylaşımına ilişkin hususlar boşanma davasının konusu olmamaktadır. Boşanma davasından sonra açılacak bir mal paylaşımı davası ile bu hususlar hakkında yargılama yapılmaktadır. Mal paylaşımı davası esnasında da birtakım hukuki önlemlerden bahsetmek mümkündür. Örneğin aile konutuna şerh konulması suretiyle mal kaçırma ihtimali bulunan eşin aile konutu üzerinde tasarrufta bulunması engellenmektedir. Mal paylaşımı davasında genellikle boşanma avukatı ücreti ile benzer ücretler ödenmektedir.

3. Çocuklara İlişkin Alınacak Önlemler

Dava esnasında eşler ayrı yaşayacakları için çocukların hangi eşin yanında kalacağı, diğer eşin çocukların geçimine nasıl katkı sağlayacağı ve çocuk ile kişisel ilişkilerinin nasıl devam edeceği hâkim tarafından belirlenmektedir.

Hâkim, çocuklar ile ilgili önlemleri re’ sen almaktadır. Boşanma davası nasıl açılır ise açılsın ve çocuklara yönelik bir talep olsun ya da olmasın hâkim bu hususta re’ sen karar vermektedir.

Ancak boşanma davası süresince velayetin kaldırılmasını (nez’ i) gerektiren bir sebep bulunmadıkça ve kaldırma kararı verilmiş olmadıkça velayet her iki eş yönünden de devam etmektedir. 

Editör: TE Bilisim