Bünyesindeki şirketlerde 10 bine yaklaşan istihdam kapasitesi ve 1,3 milyar dolara yaklaşan üretim hacmiyle tekstilden, enerjiye, çimentodan kâğıda, tarımdan eğitime birçok alanda üretim yapmaya ve hizmet vermeye devam ediyor.
Yatırımlarının rotası'nı Aydın'a ve Bilecik'e yönlendiren KİPAŞ Holding, son olarak Aydın Söke'de açacağı Batı KİPAŞ Kâğıt Fabrikasıyla Türkiye ekonomi gündemine damga vurdu.
Söke'de Kipaş Holding'in yeni yatırımlarıyla ilgili basın toplantısı düzenleyen Kipaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı M.Hanefi Öksüz yaptığı açıklamalarda, Batı KİPAŞ Kâğıt Fabrikası'nın en son teknolojiyi kullanacağını, 550 milyon dolarlık bir yatırıma sahip olacağını ve bölgede yaklaşık bin kişiye istihdam sağlayacağını açıkladı.
Üretimin her aşamasında yüksek teknoloji ve yetişmiş insan kaynakları ile ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan KİPAŞ Holding Batı KİPAŞ Kâğıt Fabrikası'nda çevreye ve doğaya saygılı üretim gerçekleştirerek hem ülkemizde hem de dünyada örnek şirketlerden biri olmaya devam edecek.
KİPAŞ Holding'in Aydın Söke'de gerçekleştireceği bu modern ve büyük yatırım ise bölge basınının da da büyük yankı uyandırdı. Konuyla alakalı olarak Aydın Söke'nin en önemli yazarlarından olan Söke Ekspres Gazetesinden Ali Sarayköylü "Sıradışı bir yatırımcı" yazısında şunları kaydediyor:
SIRA DIŞI BİR YATIRIMCI / ALİ SARAYKÖYLÜ
Dünkü yazımda Söke Organize Sanayi Bölgesinin bugünlere geliş öyküsünü çok kısa bir şekilde özetleyip bölgede kurulumu süren BATI KİPAŞ Kâğıt fabrikasının bizzat yatırımcı KİPAŞ Holdingin Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Mehmet Hanefi Öksüz tarafından gerçekleştirilen bir sunumla tanıtıldığı bir toplantıdan söz etmiştim.
Doğrusu çok güzel bir sunumdu ve kafalarımızdaki soruların tamamına yakını cevap buldu.
Söke OSB sürekli tartışma konusu oldu. Yeri tartışıldı, kendi tartışıldı, çevresel sorunlarla ilgili endişeler sürekli dile getirildi…
Adeta “biz bu sanayi kuruluşlarını istemiyoruz, toprak bize yeter” mesajı verildi.
Hâlbuki toprak bize yetmiyor.
***
Sevgili okuyucu.
Mehmet Hanefi Öksüz, alanında son derece yetkin bir girişimci.
Sunumu kendisi yaptı, sorulara kendisi cevap verdi ve hiç kimse kusura bakmasın, bizlere de esaslı bir ders verdi. Her şeyden önce ne istediğimizi bilmemiz gerektiğini, bugünün gerçekleriyle yarınlardan beklentileri hatırlattı.
Çok zarif bir beyefendi, bu nedenle de bunları kırmadan, dökmeden, büyük bir incelikle yaptı.
Bu konulara girmeden önce Kipaş Holding ile ilgili verilen bilgileri huzurlarınıza getirmek istiyorum.
1- Holdingin değişik alanlarda yatırımları var. Tarıma dayalı sanayiden, enerji dağıtımına, enerji üretiminden çimentoya, plastik endüstrisine kadar sekiz farklı sektörde yatırımları var. Bu sektörlerde çok sayıda şirketleri ve fabrikaları bulunuyor.
2- Şirketlerden on tanesi Türkiye’nin en büyük bin şirketi arasında yer alıyor. Bunlardan beşi ilk beşyüz şirket arasında.
3- Yaklaşık on bin kişi istihdam ediyorlar.
KİPAŞ Holding şu anda Anadolu’nun üçüncü büyük gurubu.
***
Hanefi Öksüz Kahramanmaraş doğumlu ve İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu.
Bir çiftçi ailesinin çocuğu. Kendisinin de sık sık ifade ettiği gibi; toprağı biliyor, toprağı seviyor ve tarımsal üretime büyük saygı duyuyor.
Kahramanmaraş’ta çiftçilik de yapıyor. Çocukluğu pamuk tarlalarında geçmiş. Ama bir tespitini de açık yüreklilikle ortaya koyuyor:
“Türkiye artık bir tarım ülkesi değil.”
Bu tespitini örneklerle de pekiştiriyor. Türkiye’nin pamuktan yaş sebzeye, kendi tüketimini bile karşılayamadığını, tarım ürünleri ithal ettiğini ifade ederken yapılması gerekenin katma değeri yüksek bitkiler yetiştirmek olduğunu söylüyor. Çiçekçilik sektörünü örnek gösterirken kendisinin de memleketinde yüzlerce dönümde üzüm yetiştirerek bağcılığı teşvik etmek istediğini ifade ediyor.
Kendini anlatırken kullandığı bir cümleden çok etkilendim.
“Gençliğimde Kahramanmaraş’ta Sabancı’nın iplik fabrikasını gördüm. Çok etkilendim. Böyle bir yatırımı ancak devletin ya da Sabancı’nın yapabileceğini düşünmüştüm. O zamandan sonra amacım hep şehrime bir sanayi yatırımı yapmak oldu….”
Bugün yüzlerce fabrikası olan Sayın Öksüz’ün en sık kullandığı sözcük üretim oldu. Sürekli olarak daha fazla üretip daha fazla istihdam sağlamanın gereğinden söz etti.
Son olarak Hanefi Beyin bir tespitinden daha söz etmek istiyorum.
“Bizim fabrikalar kurmamız, yeni sitihdam alanları yaratmamız gerekiyor. Gençlerimize iş gerekiyor. Biz onlara iş imkanları sağlarsak o zaman Türkiye huzura kavuşur. Terör de ancak o zaman sona erer.”
Doğru söz e ne denir?
Kaynak: http://www.sokeekspres.com/Makale/7327-sira-disi-bir-yatirimci.aspx
