Yazın sona erip sonbaharın başladığı şu günlerde halk, kışın ısınma konusunu gündemine aldı. Isınmanın doğalgazla mı, kömürle mi ya da başka bir yöntemle mi yapılması gerektiğini düşünmeye başlayan vatandaş, ortaya çıkan maliyetlere de katlanmak zorunda kalacak.

Uzmanlar, “Kombilerin sıcaklık ayarı hem konfor şartları açısından, hem de enerji ekonomisi açısından önem arz eder” ifadesini kullanırken; Makina Mühendisleri Odası Yayınları arasında yer alan Kalorifer Tesisatı Kitabı, ısı mühendisliğine göre konfor şartları bakımından bir evin farklı mekanlarının farklı sıcaklıklarda olması gerektiğini ortaya koyuyor. Bu değerler antre, hol, koridor için 15°C, oturma ve yatak odaları ile mutfaklar için 20°C, banyo için 24°C’dir (Bkz. Makina Mühendisleri Odası Yayınları-Kalorifer Tesisatı Kitabı Yayın No: 352).

Evin ısıtma tesisatı projesi bu sıcaklık değerlerine göre yapılır ve buna göre radyatör boyu belirlenir. Doğru projelendirilen ve her mahal için doğru radyatör seçimi yapılmış bir evde kombinin, evin salonunu 20°C sıcaklıkta tutması hedeflenir. Salon 20°C’ye ulaştığında, diğer odaların da projelendirilen sıcaklık değerlerine ulaşması gerekir. Bununla birlikte bazı kullanıcılar için bu konfor sıcaklığı 22°C veya hatta 24°C’ye de çıkabilir. Ancak unutulmamalıdır ki her 1°C oda sıcaklık artışı, yaklaşık % 6 fazla yakıt tüketimi anlamına gelmektedir. Buna rağmen kullanıcı için konfor daha önemliyse talep ettiği sıcaklık o kullanıcının konfor sıcaklığıdır.

Kombi kullanıcıları için soru şudur; salonu 20°C sıcaklıkta tutmak için kombinin kalorifer suyu (kazan suyu) sıcaklığı ne olmalıdır? Enerji ekonomisi açısından bakıldığında bu sorunun cevabı “olabilecek en düşük sıcaklık”tır. Aynı güçte kombisi olan ve aynı büyüklükte iki farklı dairenin birinde radyatör boyut veya kapasiteleri diğerinden daha küçük ise bu durumda ilk daire 60°C kombi kalorifer suyu sıcaklığı ile evi 20°C sıcaklığa ulaştırırken, daha küçük boyutlu veya görünümü aynı olmakla birlikte daha düşük ısıl kapasiteye sahip ucuz bir radyatör kullanılan evde ancak 65°C veya 70°C ile ev ısıtılabilecektir. Bu da, daha fazla doğal gaz tüketimi ve sonuçta daha yüksek doğal gaz faturası anlamına gelir.

KOMBİLER KAÇ DERECE OLMALI

Kombilerin evi 20°C’de tutması için, hava soğuduğunda kombinin ısıtma sıcaklığının arttırılması, hava ısındığında ise düşürülmesi gerekmektedir. Eğer, kullanıcılar kendilerini her koşulda garantiye almak için kombiyi yüksek sıcaklıkta çalıştırırlarsa bu durumda daha ılık sıcaklıklarda kombi kalorifer suyu gereksiz olarak fazla ısıtılacak, ortam sıcaklığı 20°C’ın üzerine çıkacak ve böylece enerji kaybı yaşanacaktır. Kombi sıcaklığı düşük olursa, çok soğuk havalarda kombi gerekeli ısıyı üretemeyeceği için evde konfor sıcaklığı sağlanamayacaktır. Bu problemi ortadan kaldırmak için kullanıcılara iki farklı tavsiyemiz olacaktır.

İlki termostatik radyatör vanası kullanmak. Termostatik radyatör vanası, her odanın sıcaklığının kaç derece olması isteniyorsa ona denk gelen değere ayarlanarak, radyatör o sıcaklığa eriştiğinde sıcak su girişini kapatarak o mahalin gereksiz yere aşırı ısınmasını önler.

Diğer çözüm ise salona konulacak bir oda termostatı ile, kombiyi hedeflenen ev sıcaklığına göre otomatik olarak çalıştırmaktır. Örneğin salonun 20°C olması isteniyorsa oda termostatı 20°C’ye ayarlanır. Kombi, oda 20°C’ye ulaştığında “on-off” çalışan bir oda termostatı tarafından kapatılır, modülasyon yapma özelliği olan bir oda termostatı varsa bu durumda oda termostatı kombiyi kapatmaz ama alev boyunu kısar, yani kapasitesini düşürür. Bu çalışma sistemi daha uygundur. Çünkü “on-off” yani dur-kalk şeklinde çalışan kombi veya herhangi bir cihaz, her kalkışta çok daha fazla enerji harcar. Bu nedenle kombi, mümkünse hiç kapatılmadan sadece alev boyunun kısılmasıyla gerektiği zaman düşük kapasitede, alev boyunun yükselmesiyle de gerektiği zaman yüksek kapasitede çalışmalıdır. Bunun için kombi mümkün olan en yüksek alev modülasyonu aralığında çalışacak bir model olarak seçilmelidir. Kullanıcılara önereceğimiz en ideal otomatik kontrol yöntemi ise eğer kombileri dış hava sıcaklık sensörü bağlanabiliyorsa, dış hava sıcaklık sensörü bağlatılması, bunun yanında zaman programlı bir oda termostatı konulması ve ilave olarak radyatörlere termostatik vana takılmasıdır.

Böylece kombi dış hava sıcaklığına bağlı olarak su sıcaklığını otomatik olarak düşürür veya yükseltir. Yani hava ısındığında kombiyi kısmak, soğuduğunda açmak artık gereksiz olur. Programlı oda termostatı evi istenilen gün ve zaman aralıklarında istenilen sıcaklıklarda tutar. Termostatik radyatör vanaları ise odaların ayrı ayrı istenilen sıcaklılara geldiğinde radyatörlerin kapatılmasını, oda sıcaklığı düştüğünde ise açılmasını sağlar.

Evin konfor sıcaklığını sağlayacak en düşük sıcaklıkta çalıştırılması esasıyla en ekonomik çalışan ve en az gaz faturası getiren kombi tipleri yoğuşmalı kombilerdir. Tam yoğuşmalı kombiler 50°C ve altındaki kombi sıcaklıklarında baca gazındaki gizli ısıyı yoğuşturup konvensiyonel (geleneksel) kombilere göre % 20-30 oranında, 50°C üzerinde ise % 5-9 aralığında daha yüksek verime ulaşırlar. Kısaca çok daha az yakıt tüketimi için yoğuşmalı kombi önerilir. Ancak yoğuşmalı kombilerin yoğuşma yapması için yukarıda bahsettiğimiz gibi su sıcaklığının yaklaşık olarak 50°C üzerine çıkmaması gerekir. Bir evi örneğin 70°C kalorifer suyu sıcaklığı üreten konvensiyonel bir kombi ile ısıtmak için gereken radyatör miktarı ile, 50°C kalorifer suyu sıcaklığında ısıtmak için gereken miktar farklı olacağından radyatör seçiminde bu dikkate alınarak yoğuşmalı kombi kullanımında sürekli yoğuşma yani sürekli en yüksek verim, en az tüketim için daha geniş veya daha uzun radyatör kullanılmalıdır. Bu konuda ürün alınırken yetkili satıcılara danışılmalıdır.

UYURKEN KOMBİ KALORİFER SUYU SICAKLIĞI KAÇ DERECE OLMALI?

Ekonomi sıcaklığının, konfor sıcaklığının altında, yaklaşık 15- 18°C civarlarında olması normaldir. Eğer ısıtılan evin ısı izolasyonu iyiyse, gece yatarken kombi tamamen kapatılsa dahi evin sıcaklığı sabaha kadar ekonomi sıcaklık değerine düşmeyecektir. Ancak ısı izolasyonu olmayan ya da yetersiz olan evlerde kombi gün sonunda kapatılırsa, ev gece boyunca çok ısı kaybedecek, hem sabah soğuk bir eve kalkılmış olunacak, hem de bu durumda evi tekrar konfor sıcaklığına getirmek için çok fazla yakıt harcanacaktır. Sonuç olarak önerimiz, kombilerin gece tamamen kapatılmamasıdır. Gece, kombisi tamamen kapatılan bir evin, gündüz istenilen konfor sıcaklığına gelmesi için harcanacak enerji, gece, evin ekonomi sıcaklığında tutulması için harcanacak enerjiden daha çok olacaktır. Yapılması gereken, yatarken kombinin kısılması ya da en ideali, programlı bir oda termostatı alınarak her şeyin onun kontrolüne bırakılması, böylece hem konforlu, hem de ekonomik çalıştırmanın sağlanmasıdır.

Editör: TE Bilisim