Farz namazlardaki noksanlıklar nafile namazlar ile telafi olur. Bu namazlar farz namazlar üzerine ziyadedir. Farz namazlarının öncesinde ve sonrasında sünnet olarak meşru kılınmıştır. 

Namazlar arasında en uzun zaman dilimi yatsı ve sabah namazı arasıdır. İkinci uzun zaman ise sabah namazı ile öğle namazı arasıdır. 

Bunların arasında nafile namazlar zikredilmiştir. Yatsı namazından sonra vitir namazı ve teheccüd namazı, sabah namazından sonra öğle namazına doğru duha namazı gibi…

Bu namazların bazısı bazısından daha kuvvetlidir. En kuvvetlisi vitir namazıdır. Bunun için âlimler vacibliği hakkında ihtilaf etmişlerdir. Bundan sonra gece namazı kuvvetlidir. 

Öyle iki zaman vardır ki nafile namazlar kılınmadığı için zikir müstehab olmuştur; sabah namazından güneş doğuncaya kadar ve ikindi namazından güneş batıncaya kadar olan zaman.

Bu iki vakit, yani sabah ve ikindi vakti zikir için gündüzün en faziletli vakitleridir. Bunun için Allah, Kur`an`da bir çok yerde bu vakitlerde zikrini emretti:  

“Sabah ve akşam onu tesbih ediniz.” (Ahzab:33/42) ve “Sabah ve akşam Rabbinin ismini zikret.” (İnsan: 76/25) “Akşam ve sabah tesbih et.” (Ali İmran: 3/41) 

“Onlara, sabah akşam tesbihte bulunun diye işaret verdi.” (Meryem: 19/11) “Akşama ulaştığınızda ve sabaha kavuştuğunuzda Allah`ı tesbih edin.” (Rum: 30/17)

 “Akşam, sabah hamd ile Rabbini tesbih et.”  (Mümin: 40/55) “Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an ve gafillerden olma.” (A`raf:7/205) 

“Güneş doğmadan ve batmadan önce hamd ile Rabbini tesbih et.” (Taha: 20/130)  “Rabbini hamd ile güneş doğmadan ve batmadan önce tesbih et.” (Kaf:50/39).

Allah Teâla “Namazlara ve orta namaza devam edin; gönülden boyun eğerek Allah için namaza durun” (Bakara, 2/238) buyurarak orta namaza ayrı bir önem vermiştir.

“Sabah ve İkindi namazları “Salât-ı berdeyn” dir ki (iki soğuk vakit); kim o ikisini muhafaza ederse cennete girer” (Sahîh-i Buhârî Muhtasarı) hadis-i şerefi bu iki vaktin ehemmiyetini dile getirir.

Bunun için bu iki vakitten sonra zikir yapılması istenmiştir. Mutlak zikre; tesbih, tehlil ve tekbir girdiği gibi Kur`an okuma, öğretme ve öğrenme de dâhildir. 

Bazı âlimler sabah ve ikindiden sonra Kur`an okumayı, tesbih ve benzeri şeye tercih etti. Bazı âlimler ise; zikir tercih edilmelidir, demişlerdir.

Editör: TE Bilisim