Kardiyoloji Uzmanı Dr. Naser Can, "Yapılan bazı çalışmalar, Kovid-19 hastalığına bağlı olarak sağlıklı kişilerde ölüm oranının yüzde 2,3 olduğunu, kalp hastalığı olan Kovid-19 hastalarında ise ölüm oranının yüzde 10,9 olduğunu ortaya koymuştur." ifadesini kullandı.

Dr. Naser Can tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün etken olduğu Kovid-19'un, tüm toplumun yaşam tarzını etkileyen bir hastalık olduğu vurguladı. Karantina süreci boyunca hastalık belirtisi gösteren kişilerin hastaneye gitmekten çekinmesinin büyük yanlışlardan biri olduğu belirtilen Dr. Can, "Karantina sürecinde kalp hastalığı olan kişilerin rutin kontrolleri için hastaneye gitmekten ve muayene olmaktan çekinmesi, zaten risk grubunda olan bu kişiler için daha büyük bir probleme dönüşebilir." dedib

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Can, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yaşam kaybı nedenlerinin başında gelen kalp hastalıkları ile ilgili karantina sürecinde kişilerin nelere dikkat etmesi gerektiğine ilişkin bilgi verdi. Kovid-19'un kardiyovasküler hastalığı olan kişilere bulaştığında daha ağır seyreden bir hastalık olduğuna dikkati çeken Can, şunları kaydetti:

"Kişinin hayatı için risk oluşturan pek çok kalp hastalığının koronavirüs ile bir araya gelmesi durumunda ise ölüm riski katlanır. Öyle ki, yapılan bazı çalışmalar, Kovid-19 hastalığına bağlı olarak sağlıklı kişilerde ölüm oranının yüzde 2,3 olduğunu, kalp hastalığı olan Kovid-19 hastalarında ise ölüm oranının yüzde 10,9 olduğunu ortaya koymuştur. Dolayısıyla kalp-damar hastalarının salgın süresince zorunlu haller dışında evlerinin dışına çıkmamaları önerilir. Evde kalp hastalığı olan birey ile birlikte yaşayan diğer kişilerin de karantina kurallarına uyması ve eğer mümkünse dışarıya çıkmaması gerekir. Evden hiç çıkılmasa bile, dışarıdan temin edilen ürün ambalajlarına dokunulmadan önce ürünler bir süre havalandırılmalıdır. Zorunlu hallerde dışarı çıkıldığında ise sosyal mesafe başta olmak üzere doğru şekilde maske kullanmak, sıklıkla el yıkamak, elleri göz, ağız ve burun bölgesine kesinlikle götürmemek gibi kurallar esnetilmeksizin uygulanmalıdır. Kalp-damar hastalığı olan kişilerin kaygı ve korku duymamaları için aşırı miktarda haber izlememesi önerilebilir. Bu süreçte bilim adamları ve resmi kurumlar tarafından aktarılan bilgilerin takip edilmesi yeterlidir."

Kalp hastalarının ateş, nefes darlığı, kuru öksürük, yorgunluk, halsizlik ve ishal gibi belirtilerin varlığında mutlaka maske takarak en yakın acil servise başvurmaları gerektiğini aktaran Can, "Klinik bir değişiklik olmadığı sürece kalp rahatsızlıkları ile ilgili olarak hekim ile görüşme sağlandıktan sonra hastaneye gidilmesi gerekir." ifadesini kullandı.

KARANTİNA SÜRECİNDE HEKİM ZİYARETİ 

Dr. Naser Can, var olan risklere bağlı olarak kalp hastalarının, kendi karantina kurallarını sağlıklı insanlardan daha katı bir şekilde uygulaması ve gerekmedikçe evden çıkmamalarının önerildiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Kişinin sağlık durumunda ya da klinik bulgularında farklılık olması ve farklı hastalıklara ait belirtiler hissedilmesi durumunda ise hastaneye gidilmesi gerekir. Kalp hastalıklarının takibi ve kişinin sağlık kontrollerinin yapılması için ise hekimin önerdiği aralıklarla doktor ziyaretlerine devam edilmesi son derece önemlidir. Ancak kalp hastalarının hekim ziyareti sırasında da sosyal mesafe ve hijyen kurallarına dikkat etmesi gerekir. Hastaneye giderken mutlaka maske takılmalıdır."

Editör: TE Bilisim