ADANA (AA) - Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'e yapılan saldırıya ilişkin, "Bu mübarek günlerde, İsveç'in, Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin vermesi, hem ikiyüzlülük hem de aslında bir nefret suçudur." dedi.
Bakan Kirişci, Güvenilir Ürün Platformunun bir otelde düzenlediği "Tarımın Yeni Yüzyılı Üretime Gönül Verenler Ödül Töreni"ne katıldı.
Kirişci, burada yaptığı konuşmada, Adana'nın, kadim medeniyetlere ve kültürlere ev sahipliği yapan bir tarım kenti olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'e yapılan saldırıya değinen Kirişci, "Biz, tüm insanlık için huzur ve barış isterken birilerinin kutsallarımıza hakaret etmesine de elbette seyirci kalacak değiliz. Bu mübarek günlerde, İsveç'in, Müslümanların kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin vermesi, hem ikiyüzlülük hem de aslında bir nefret suçudur. Yapılan saygısızlığı lanetliyor, buna izin veren İsveç hükümetini kınadığımı belirtmek istiyorum." diye konuştu.
Kirişci, Kovid-19 ile Rusya-Ukrayna savaşı sürecinde tarımın stratejik sektör olduğunun fark edildiğini, Türkiye'de bu dönemde çiftçilerin, üreticilerin ürettikleriyle hem kendisini doyurduğunu hem de ihracata devam ettiğini söyledi.
"Sen üret yeter" sloganıyla çiftçin yanında olduklarını aktaran Kirişci, 2022 sonu itibarıyla tarıma ve üreticilere 40,4 milyar lira destek verildiğini belirtti.
Bitkisel üretimin arttığını vurgulayan Bakan Kirişci, yıl sonu TÜİK tahminlerine göre bitkisel üretimin 128,6 milyon ton olarak gerçekleşmesinin beklendiğini dile getirdi.
- Mazot ve gübre desteği
Mazot ve gübre desteklerinin erkene çekildiğini anımsatan Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, "1 milyon 152 bin çiftçi için 8,6 milyar liralık mazot ve gübre desteğini 6 ay öncesinden ödemeye başladık." dedi.
Kirişci, üreticilere verilen sıfır faizli kredinin limitinin 100 bin liradan 200 bin liraya çıkarıldığını, kredinin yüzde 50'lik kısmının kartlara ayni olarak yükleneceğini dile getirdi.
Geçen yıl çiftçilere IPARD projeleri kapsamında 1,8 milyar lira tutarında hibe verdiklerini hatırlatan Kirişci, Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce de yaklaşık 1 milyar lira destek sağlandığını belirtti.
Kirişci, 2006'dan beri uygulanan Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) çerçevesinde, geçen yıl 296 milyar liralık bitkisel ve hayvansal varlığın sigorta kapsamına alındığını anımsatarak, üreticilere 3,6 milyar lira hasar tazminatı ödendiğini dile getirdi.
"TMO TARİHİNDE HİÇ OLMADIĞI KADAR ETKİN BİR HALE GELDİ"
Regülasyon kurumlarının çiftçinin zor zamanında yanında olduğuna dikkati çeken Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"TMO tarihinde hiç olmadığı kadar etkin bir hale geldi. Bu çerçevede de buğday alım fiyatını yüzde 231, arpanın yüzde 254, şeker pancarının yüzde 245 artırdık. Fındığı 54 liradan, sultani adını verdiğimiz üzümü 27 liradan aldık. Yaş çay yaprağında da yüzde 73'lük bir artış sağladık, desteklemelerinde yüzde 130 artış yaptık. 7 liradan çayın yaşını almaya başladık."
Kirişci, "Türkiye Yüzyılı" vizyonuna uygun olarak sözleşmeli üretimin yaygınlaşması için bir irade ortaya koyduklarını, Et ve Süt Kurumu aracılığıyla sözleşmeli besicilikle ilgili faaliyetlere adım atmış olduklarını vurguladı.
Tarımda dijitalleşmeye yönelik bazı adımlar attıklarını anlatan Kirişci, 1 Ekim 2022'de Çiftçi Kayıt Sistemi'nin (ÇKS) e-Devlet ile entegrasyonunu sağladıklarını ve ÇKS başvurularına ilginin arttığını söyledi.
Yeni yılla birlikte "Tarım Cebimde" uygulamasını hayata geçirdiklerini hatırlatan Kirişci, bunun sadece çiftçilerin değil vatandaşların da kullanması gereken bir uygulama olduğunu belirtti.
"ÇOK ŞÜKÜR TÜRKİYE'DE ARTIK BİR TEKNOFEST KUŞAĞI DOĞDU"
Bakan Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün savunma sanayiinde yerlilik ve millilik oranı yüzde 20'lerden yüzde 80'lerin üzerine çıktı. Ne kadar birileri hadsizlik yapıp, bu teknolojiyi geliştiren insanlara hakkını teslim etmek varken hadsizlik yapmışsa da onlara vatandaşımız gerekli dersi verecektir. Bugün Türkiye'nin dünyada geldiği yer ortadadır. Ukraynalı mevkidaşımla görüşürken şu an neredesin diyorum. 'Sığınaktayım' diyor. Peki dışarı nasıl çıkıyorsun? 'Bayraktarlar' sayesinde diyor. Şimdi bir tane insansız hava aracı için geçmişte bir ülkeye karşı ne kadar güç durumda kaldığımızı hepimiz gayet iyi hatırlıyor ama bugün hamdolsun sadece o aile değil pek çok üreten var. Bunların çıktığı yer gençlik. Biz gençliğimizin enerjisini yıllarca boşa tükettik. Çok şükür Türkiye'de artık bir TEKNOFEST kuşağı doğdu. Cumhurbaşkanımızın da himayesinde bu zamana kadar çok güzel işlere imza attılar."
Üretimde ve yönetimde gençliğin dinamizmi ve vizyonundan faydalanmak amacıyla Tarım Orman Gençlik Konseyi kurduklarını dile getiren Kirişci, bunun olumlu bir seyir izlediğini söyledi.
"ŞU ANDA KİŞİ BAŞI SU TÜKETİMİMİZ YILLIK 1323 LİTRE"
Bakan Kirişci, su varlığının önemine dikkati çekerek şunları aktardı:
"Şu anda kişi başı su tüketimimiz yıllık 1323 litre. Bizim için bugün bir problem yokmuş gibi durabilir ama nüfusumuzun artması, sanayimizin gelişmesi ve tarımsal üretimimizin artmasıyla bizim bu konuda gelecekte su fakiri ülkeler statüsüne düşmemize de sebebiyet verebilir. Dünyada önümüzdeki 100 yıl için yapılan projeksiyonlarda 2050'ye gelindiğinde Türkiye olarak bugünkü su kaynaklarımızın yüzde 25 azalacağı görülüyor. Yani bizim 112 milyar metreküp suyumuz var, bu suyumuzun 89 milyar metreküpe düşecek. Diğer taraftan kullanmış olduğumuz su 58 milyar metreküp, bunun da nüfus ve diğer artışlar nedeniyle yüzde 55'lik artışla 90 milyar metreküpe çıkacağı ifade ediliyor. Tedbirleri almadığımızda, suda israf konusuna dikkat kesilmediğimiz zaman bizi bekleyen büyük tehlikeler var."
Ülkede 2002'de 276 olan baraj sayısının geçen yıl 992'e çıktığını aktaran Kirişci, 2022'de 62 baraj, 19 gölet ve 10 hidroelektrik santral inşa edildiğini anlattı.
Ülke çapında "Suda Sıfır İsraf" temasıyla suya dikkat çekileceğini belirten Kirişci, su seferberliği çalışmalarının 31 Ocak'ta düzenlenecek etkinlikte kamuoyuyla paylaşılacağını kaydetti.
"TARIMIN YENİ YÜZYILI ÜRETİME GÖNÜL VERENLER ÖDÜL TÖRENİ"
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, yağışların azlığına değinerek, "Yeraltı sularını da dikkate aldığımızda suyla ilgili bir problemimiz yok. Önümüzdeki haftadan itibaren o beklediğimiz yağış gelmezse tarımsal üretimle ilgili verim hususunda kısmi olarak bir endişe taşır durumdayız." dedi.
Kirişci, Güvenilir Ürün Platformunun bir otelde düzenlediği "Tarımın Yeni Yüzyılı Üretime Gönül Verenler Ödül Töreni"ndeki konuşmasında, 2023 yatırım programına alınan Adana Karataş Su Ürünleri Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TDİOSB) ve Karataş Tarıma Dayalı Sera OSB'nin faaliyete başlanmasıyla 60 bin ton ilave üretim sağlanacağını söyledi.
Karataş Tarıma Dayalı Sera OSB'nin kesinleşen genişleme alanıyla 4 bin dekara ulaşacağını belirten Kirişci, burada yapılacak 2,5 milyar liralık yatırımla 100 bin ton ilave domates üretileceğini ve 5 bin kişinin istihdam edileceğini dile getirdi.
Kirişci, Adana'da son 20 yılda 33,1 milyar liralık tarımsal destek ve yatırım yapıldığını ifade ederek, bunları örnekleriyle anlattı.
"DEVLET SU İŞLERİ, LALE DEVRİ'Nİ YAŞADI"
Kirişci, IPARD'ın 81 ile çıkarıldığını vurgulayarak, "Biz 20 yılda bu ülkenin kronikleşen sorunlarını çözdüysek, bu çözümde baş mimar Sayın Cumhurbaşkanı'mızın ve onun her zaman vermiş olduğu o eşsiz ve sonsuz destek. Gerçekten tüm sektörlere olduğu gibi üreticilerimize de bu zamana kadar eşsiz ve sonsuz destekleri oldu. Sulama yatırımları konusu gerçekten önemliydi. Tabir yerindeyse; Devlet Su İşleri, Lale Devri'ni yaşadı. Pek çok projeyi de hayata geçirmeye çalıştık." diye konuştu.
- "Yeraltı sularını da dikkate aldığımızda suyla ilgili bir problemimiz yok"
Yağış azlığı ve kuraklıkla ilgili soruya ilişkin Bakan Kirişci, 2002'de Türkiye'de depolanabilir alanlarda tutulan su miktarının 133 milyar metreküpken şu anda 183 milyar metreküpe çıktığını söyledi.
Kirişci, AK Parti döneminde birçok baraj, gölet ve yer altı su deposu yapıldığını ve yapılmaya devam ettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"101 yeraltı su deposu yaptık, inşaatı devam edenler de var. Bu da bizim dönemimizde oldu. Atık suyu yeniden tarımsal amaçlı olarak kullanma, yine drenaj sularından istifade etme konuları onlar da bizim dönemimizde başlamış olanlar. 424 barajımızda şu anda 124 milyar metreküp su bulunmaktadır. Öncelikle bunu belirtmek isterim. Geçen seneye göre bir önceki yılı mukayese ettiğimizde geçen sene yağış vardı. O yağışta aslında bizim barajlarımız, o depolama alanlarımız suyu aldı. Fakat biz bu yıl kurak geçecek diye endişe ediyoruz ama bizim şu an mevcut olan sularımızı sadece depolanan sulara bakmayacağız, yerin altındaki kuyulardan da yeraltı sularını çekiyoruz. Yeraltı sularını da dikkate aldığımızda suyla ilgili bir problemimiz yok. Önümüzdeki haftadan itibaren o beklediğimiz yağış gelmezse tarımsal üretimle ilgili verim hususunda kısmi olarak bir endişe taşır durumdayız. Evet bir kuraklıkla karşı karşıyayız. Ayın 24'ü olmuş hala yağış almamışız. Yağış alan da Batı Akdeniz hariç doğru dürüst bir bölge yok. Dolayısıyla da bizim mutlak suretle önümüzdeki haftayı takip etmemiz, bu hafta sonunu görmemiz gerekiyor."
Bakan Kirişci, çıkan suyun yüzde 75,77'sinin tarımsal sulamada, geri kalan yüzde 23,25'lik kısmının da içme ve kullanma suyu olarak kullanıldığını belirtti.
"GIDA NAKİL ZİNCİRİNİ KISALTMALIYIZ"
Türkiye'deki sorunlardan birinin tarım ürünlerinin nakil zincirinde yaşandığını belirten Kirişci, "Bu zinciri kısaltalım. Nasıl kısalacak peki? Kent tarımı diyoruz. İstanbul'a, Türkiye'nin yüzde 25 meyve ve sebzesini tüketen şehre 76 ilden ürün taşınıyor. 270 bin kamyon 140 milyon kilometre yol katediyor ve 117 bin ton karbondioksit salınıyor. Biz diyoruz ki ya adam üretsin. Nerede Şile'de, nerede Beykoz'da, nerede Silivri'de, Çatalca'da... Bizim domates Antalya'dan çıkıyor. Tam 4 gün yol katediyor. Dolayısıyla zinciri kısaltma dediğimiz şey böyle bir şey olmalı." diye konuştu.
Bakan Kirişci, kentlerden kırsala dönüş için bakanlık olarak her türlü desteği ve çalışmayı yaptıklarını söyledi.
Tarımda üretici girdi fiyat endeksinin yüksek olduğunun farkında olduklarını ifade eden Kirişçi, buna oranla bakanlık olarak birçok tarım ürününün fiyatında artış sağladıklarını belirtti.
"ORMAN ALANLARIMIZI 20 YILDA YÜZDE 11 ARTIRDIK"
Türkiye'deki orman varlığı alanlarının arttığını vurgulayan Kirişci, şunları kaydetti:
"Şu anda Avrupa'da orman alanlarını arttıran bir ülkeyiz ama bir taraftan dünyada da 10'uncu sıradayız. Mutlak suretle endüstriyel ormanla ilgili çalışmalarımıza hız vermemiz gerekiyor. Orman alanlarımızı 20 yılda yüzde 11 artırdık. Başta yangınlar olmak üzere korumaya çalıştık. 2021'de 140 bin hektar alan yanmışken, geçtiğimiz yıl 12 bin 300 hektarla çok şükür sezonu kapatmış olduk. 20 uçağımız, 55 helikopterimiz, 8 İHA'mız, yapay zekamız ve her türlü teknolojimiz var. Yeni makineler aldık. DSİ'nin çalışmalarını daha görünür kıldık. Çok özel, güçlü iş makinelerini aldık. Dolayısıyla bu çalışmalarla da ormanımızda da bir katkı sağlayacağız."
Refleks Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Uluğtürkan ve Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak'ın da konuşma yaptığı törende, Bakan Kirişci'ye teşekkür plaketi takdim edildi.
Çiftçilere de plaket verilen programa, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Nihat Pakdil, Adana Valisi Süleyman Elban ve bazı milletvekilleri de katıldı.
