Cinsiyete bağlı kalıtsal etkenler, hamilelik, menopoz gibi faktörler bazı hastalıkların erkeklere oranla kadınlarda daha sık görülmesine neden oluyor. Göz hastalıklarında da benzer bir durum söz konusu. Araştırmalar gösteriyor ki kadınlarda katarakt, glokom, sarı nokta gibi hastalıkların oluşma riski erkeklere göre daha fazla. Ayrıca hamilelik ve menopoza bağlı hormonal değişikliklerin etkisi gözlerde de görülüyor. Konuyla ilgili olarak Göz Hastalıkları Uzm. Op. Dr. Deniz Oygar Baylançiçek “Düzenli muayene alışkanlığının kadınlar arasında giderek arttığını mutlulukla gözlemliyoruz. Özellikle kadın hastalıkları ve meme hastalıkları konusunda çeşitli kampanyalar, etkinlikler ve basın yayın mensuplarının değerli çabalarıyla toplum genelinde farkındalık her geçen gün artıyor. Bununla birlikte düzenli göz muayenesi konusunda istenilen düzeyde bir gelişme ne yazık ki henüz katetemedik. Oysaki çok özel, hassas bir süreç olan hamilelik tüm vücudumuzu olduğu gibi gözlerimizi de etkiliyor. Yaşla birlikte görülme olasılığı artan katarakt, sarı nokta gibi hastalıklar ise erkeklere göre kadınlarda daha çok görülüyor. Olgunlaşma dönemi olarak adlandırdığımız menopoza bağlı göz kuruluğu ile de sıklıkla karşılaşıyoruz. Sebebi değişse de kadınlar erkeklere göre bazı göz hastalıklarının görülme riskini daha fazla taşıyor” dedi. HAMİLELİK GÖZLERİ DE ETKİLİYOR! Hamilelikle birlikte bazı göz hastalıklarının görülme riskinin arttığına değinen Op. Dr. Baylançiçek’in açıklamaları gebeliğin ne kadar hassas bir süreç olduğunu da gözler önüne serdi: “Hamilelik döneminde hormon seviyelerinde çeşitli değişiklikler yaşanır. Hamilelik hormonları olarak bilinen HCG, östrojen, relaksin, progesteron, oksitosin seviyeleri artarken androjen hormonu azalır. Hamilelikle birlikte ortaya çıkan bu yeni durum anne adaylarında fiziksel ve duygusal çeşitli değişikliklere neden olur. Androjen hormonunun düşmesi göz kuruluğuna yol açabilir. Ödeme yani vücudun su tutmasına bağlı olarak kornea tabakasının kalınlığında ve çapında değişiklikler oluşabilir. Bu durum kontakt lens ve gözlük kullanımında uyumsuzluğa neden olarak bulanık görmeye yol açar. Anne adaylarının hamilelik sürecinde düzenli göz muayenesinden geçmesi gerektiği gibi anne olmaya karar verenlerin henüz hamilelik süreci başlamadan önce ya da hamileliğin erken döneminde detaylı göz muayenesi ve retina taraması yaptırmaları çok önemlidir. Özellikle glokom, yüksek miyopi gibi göz hastalıkları bulunanların, şeker ve yüksek tansiyon hastası olanların dikkat etmesi gerekir. Diyabeti yani şeker hastalığı olan kişilerde diyabetik retinopati görülme olasılığı hamilelik döneminde artar. Hamilelik, diyabet hastalarında, aile geçmişinde benzer hastalık hikayesi bulunanlarda ve yüksek miyopisi olanlarda retinal dekolman dediğimiz retina ayrılması riskini de arttırmaktadır. Retina dekolmanı ayrıca retina yırtığı, retina deliği olan ya da yüksek miyop hastası anne adaylarında doğum esnasındaki ıkınmalara bağlı olarak görülebilir. Hamilelik döneminde göz sağlığını tehdit eden bir diğer risk faktörü de yüksek tansiyona bağlı oluşan retinal kanamalardır.” MENOPOZ GÖZLERİ KURUTUYOR! Yaşla birlikte görülen göz hastalıklarına ve menopozun gözlere olan etkisine değinen Kudret Göz İstanbul Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Deniz Oygar Baylançiçek her yaşın ayrı güzel olduğunu belirterek hem cinsleri kadınlara kendimize gerekli özeni gösterelim, göz muayenemizi ihmal etmeyelim çağrısında bulundu: “Yaşla birlikte görülme olasılığı artan hastalıkların başında katarakt, glokom ve sarı nokta hastalıkları gelir. Bu hastalıklar kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür. Ne yazık ki çoğu kadın yaşla birlikte artan göz hastalıkları ve koruyucu göz sağlığı konusunda yeterli bilgi sahibi değil. Oysaki katarakt tüm dünyadaki görme kayıplarının birinci, glokom da ikinci en yaygın nedenidir. Menopoz göz kuruluğuna yol açan etkenlerden biridir. Menopoz tıpkı hamilelikte olduğu gibi kadınlarda hormonal değişikliklerin olduğu bir dönemdir. Menopoz döneminde ostrojenin yanı sıra göz yaşı üretiminde önemli bir rolü olan androjen hormonunun seviyesi de azalır. Göz yaşı bezlerinin daha az çalışmasına bağlı olarak göz kuruluğu ortaya çıkar. Tedavi edilmeyen göz kuruluğu korneada kalıcı göz hasarlarına yol açabildiği gibi göz enfeksiyonu riskini de beraberinde taşır. Hayatın her dönemi biz kadınlara kendine özgü farklı kazanımlar, güzellikler, deneyimler sunuyor. Hayatın her döneminin ve kendimizin çok özel olduğunu her zaman hatırlayarak, kendimize gerekli özeni göstermeliyiz, lütfen düzenli göz muayenelerimizi ihmal etmeyelim!” MARASPOSTA.COM