Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nde (KSÜ) düzenlenen ve Duman grubu solisti Kaan Tangöze’nin sahne aldığı konser, kentte adeta fırtına kopardı.
Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş Şubesi’nin sert tepkisiyle başlayan süreç, üniversite yönetiminin karşı açıklamasıyla büyüyerek iki taraf arasında ciddi bir kriz haline dönüştü.
Gerilim sadece üniversiteyi değil, şehirdeki toplumsal hassasiyetleri ve kurumlar arası ilişkileri de yeniden gündeme taşıdı.
EĞİTİM-BİR-SEN’DEN SERT TEPKİ: “TOPLUMU PROVOKE EDEN BİR AYMAZLIK”
Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş Şubesi, konserin ardından yayımladığı açıklamada hem organizasyonu hem de üniversite yönetimini hedef aldı. Açıklamada, Kaan Tangöze’nin geçmişteki söylemleri ve konser sırasında seslendirdiği bazı sözlerin “ahlaki sınırları zorladığı” iddia edildi.
Sendikanın ifadeleri dikkat çekiciydi:
- “Ahlaksız şarkıları ve kışkırtıcı tavırlarıyla bilinen bir kişinin üniversiteye davet edilmesi aymazlıktır.”
- “Sanat özgürlüğü adı altında toplumsal barış sabote edilmiştir.”
- “Bu şehir bu rezilliği hak etmiyor.”
Sendika ayrıca üniversite ve Memur-Sen İl Temsilciliği telefonlarının “adeta kilitlendiğini” belirterek büyük bir toplumsal rahatsızlık oluştuğunu savundu.
HEDEFTE REKTÖR YARDIMCISI VE REKTÖR
Açıklamada en dikkat çeken bölüm yönetimle ilgili iddialardı. Sendika, etkinliğin Rektör Yardımcısı Orhan Doğan’ın bilgisi dahilinde yapıldığını, Rektör Prof. Dr. Alptekin Yasım’ın ise buna “göz yumduğunu” ileri sürdü.
Ayrıca rektörün eşi ile bazı yöneticilerin de konseri izlediği, tepki göstermek yerine “alkışladıkları” iddiası yer aldı.
Sendika, konseri “toplumsal huzuru hedef alan bir kumpas” olarak niteledi ve sert çağrı yaptı:
- “Soruşturma açılmalı, sorumlular hesap vermeli.”
- “Bu şehirde çatışma ortamı oluşturmak isteyenlere geçit verilmemeli.”
AK Parti teşkilatına ise “milli-manevi değerlere sahip çıkma hassasiyeti” nedeniyle teşekkür edildi.
KSÜ YÖNETİMİNDEN KARŞI ATAK: “BU AÇIKLAMA SENDİKAL ÇİZGİYİ AŞMIŞTIR”
Tartışmaların büyümesi üzerine KSÜ Rektörlüğü, kapsamlı bir kamuoyu açıklaması yayımladı. Üniversite yönetimi, sendikanın açıklamasını “mesnetsiz ve itibarsızlaştırma amacı taşıyan bir metin” olarak nitelendirdi.
KSÜ’nün açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Üniversitenin etkinlikle hiçbir bağı yok”
- Konserin üniversite tarafından değil, ticari bir organizasyon şirketi tarafından gerçekleştirildiği,
- Üniversitenin yalnızca salonu ücret karşılığında tahsis ettiği,
- İçerik, davetliler, performans ve sunumun üniversitenin sorumluluğunda olmadığı vurgulandı.
Ayrıca üniversite yöneticilerinin konsere katılmadığı ve etkinliğin üniversite hesaplarından duyurulmadığı açıklandı.
“İddialar iftira niteliğinde”
Rektörlük, sendikanın rektör ve yöneticileri suçlayan ifadelerine karşı hukuki süreç başlatıldığını bildirdi:
- “Kurum yöneticilerimizi hedef göstermek sorumsuzluktur.”
- “Bu açıklama kayda alınmış olup, hukuki değerlendirme yapılacaktır.”
“Afişler günlerce şehri süslerken neden kimse tepki göstermedi?”
Üniversite yönetimi sendikanın açıklamasındaki zamanlama ve niyeti de sorguladı:
- “Etkinlik haftalar öncesinden şehirde duyurulmuşken sessiz kalanların bugün göstermeye çalıştıkları tepki samimi değildir.”
“KSÜ millî ve manevî değerlere bağlı bir kurumdur”
Üniversite, konserin şehir değerlerine aykırı bir içerik taşıması durumunda buna izin vermeyeceklerini belirterek şu mesajı verdi:
- “Operasyonel dillere boyun eğmeyiz.”
- “Hiçbir karalama kampanyasına sessiz kalmayız.”
KRİZ BÜYÜYOR: ŞEHİRDE TARAF TARTIŞMASI
Kahramanmaraş’ta sosyal medya grupları başta olmak üzere geniş bir kesim, konser tartışmasının büyümesine tepki gösterirken, bazı vatandaşlar sendikanın sert çıkışını destekliyor, bazıları ise üniversitenin açıklamasını “daha makul” buluyor.
Şehirdeki birçok kurum ve kanaat önderi gelişmeleri yakından takip ederken, tarafların açıklamaları gerilimin bir süre daha süreceğini işaret ediyor.
Sonuç: Soruşturmalar, hukuki süreçler ve beklenen yeni açıklamalar
Hem Eğitim-Bir-Sen’in hem de KSÜ yönetiminin iddialar üzerine işlem başlatması, sürecin sadece bir konser tartışması olmaktan çıktığını gösteriyor.
Önümüzdeki günlerde:
- Üniversitedeki idari incelemenin sonuçları,
- Hukuki süreçlerin kapsamı,
- Siyasi kanattan gelebilecek açıklamalar,
- Şehirdeki toplumsal karşılığın nasıl şekilleneceği
tartışmayı daha da derinleştirebilir.