Eski milletvekili Şendiller: Hatta birçokları bu iftiraları yüzünden maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkûm oldular. Ancak bu iftiracı haysiyetsizlerin kimlerle ne iş tuttuğunu o günlerde herkes gördü. Hükümetlere oy verme karşılığı örtülü ödeneklerin iç edildiği ise milletin malumudur. Netice: iftiracılara, döneklere, şantajcılara ve yalancılara yedi yıldan beri kanının hesabı sorulamamış şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’ nun dosyası kapatılmaya çalışılmakta iken onun şahsına ve destansı mücadelesine leke sürmeye çalışanların hesap vereceği günler de uzak değildir. 19. Dönem Kahramanmaraş Milletvekillerinden Ökkeş Şendiller, “Devletimizin ve milletimizin kendilerine emanet ettiği silah, tank ve uçakları ile milli iradenin temsil makamı olan TBMM’ ne, Özel Harekat Daire Başkanlığına, Emniyet Binalarına ve sivil halka yönelik bu saldırıları insan olan hiç kimse yapamaz. Bu alçaklık ancak vatan ve millet düşmanı hainlerin işidir. Bu hainlik milletimize, devletimize ve milli iradeye kurulmuş kahpe tuzaktır” dedi. Edeajans.com’un haberine göre; şehit liderleri Muhsin Yazıcıoğlu’nun dosyası kapatılmaya çalışılırken, Yazıcıoğlu’nun şahsına ve destansı mücadelesine leke sürmeye çalışanların hesap vereceği günlerin uzak olmadığını söyledi. “Bu hain darbe teşebbüsü ordumuz içine yerleştirilmiş bir avuç hain tarafından milletimize, demokrasimize alçakça yapılmış bir kalkışmadır. Devletimizin ve milletimizin kendilerine emanet ettiği silah, tank ve uçakları ile milli iradenin temsil makamı olan TBMM’ ne, Özel Harekat Daire Başkanlığına, Emniyet Binalarına ve sivil halka yönelik bu saldırıları insan olan hiç kimse yapamaz. Bu alçaklık ancak vatan ve millet düşmanı hainlerin işidir. Bu hainlik milletimize, devletimize ve milli iradeye kurulmuş kahpe tuzaktır” diyen Ökkeş Şendiller; şu ifadeleri kullandı: “Kahraman Türk milleti birlik şuuru içerisinde bu tuzağı bozmuştur. Devletimiz elbette bu hainliği yapan alçakları ortaya çıkarıp hesabını soracaktır. Ancak bu hain kalkışmayı fırsat bilen, bir kısım dönek ve meczuplar tv ekranlarında boy göstererek mazlum, mağdur ve savunmasız vatan evlatlarına saldırarak zihinleri bulandırmaya ve kafaları karıştırmaya çalışmaktadır. İki gün önce bir ulusal haber kanalına çıkartılan 45 yıl (bu darbe teşebbüsünün sorumlusu olarak görülen) FETÖ örgütünün kucağında oturup milletimize yaşatılan bu acıların sorumlularından olan iftiracı, şantajcı Latif Erdoğan ismindeki kişi rahmetli şehit genel başkanımız Muhsin Yazıcıoğlu’na ve partisine dil uzatma cüreti göstermiştir. Son yıllarda birçok dönek ve meczup, FETÖ örgütü tarafından (post kavgası yüzünden) aforoz edilmiştir. Bu dönekler son yıllarda özellikle bir kurgu operasyonu ile medyada kullanılarak iffetli, haysiyetli onurlu ve şerefli vatan evlatlarına iftira ve hakaret kampanyası yürütmektedir. Bu adi kampanyanın piyonları kendilerine yeni bir taraf seçerek, savunmasız insanları karalamaya, iftira atmaya ve şantaj yapmada kurgulanarak yeni ağababalarına yaranmayı meslek edinmişleridir. Yaptıkları bu alçaklıların bedelini dün olduğu gibi bugün de yargı önünde mutlaka ödeyeceklerdir. Ancak bu piyonları kullanan zat-ı muhteremlere hatırlatırız ki bunlar bugün yaşadığımız acıların, hain kalkışmanın temelini atanlar alçaklardır. Bu alçakların yargı önünde hesap vermeleri gerekirken emrinizde olan medyada namuslu insanlara saldırmalarına fırsat veriyorsunuz. Umarız üç gün sonra ‘’ bunlar da bizi kandırdılar’’ diye feveran etmezsiniz. Latif Erdoğan denen yalancı, dönek, iftiracı kişi iki gün önceki tv programında “Muhsin Yazıcıoğlu’nun MÇP’den ayrılıp BBP’ni kurması FETÖ’ nün başı tarafından sağlandı. Hatta maddi destek de vermiş olabilir’’ diye alçakça bir iftira da bulunmuştur. Yayında e-posta ile tepkiler gelince dönekliği devreye girdi ve inkâra kalkıştı. Ancak bu inkar Latif Erdoğan’ın her zaman yaptığı yalancılığı ve iftiracılığının bir sonucudur. MÇP’ den ayrılma ve BBP’ nin kuruluş sürecini dakika dakika yaşamış birisi olarak zaruri olarak bir açıklama yapıyoruz. BBP kuruluş öncesi geniş kitlelere ulaşmak üzere bir heyet tarafından “Milli Mutakabat Çağrısı” yapılmak suretiyle uzun süre görüşmeler yapılmış ve istişare edilmiştir. Süre tamamlandıktan sonra on binlerin katılımı ile ‘’ siyasi karar kurultayı’’ düzenlenerek kurultayın iradesi doğrultusunda partileşme gerçekleşmiştir. Muhsin Yazıcıoğlu ve dava arkadaşları, her adımını istişare ederek atmış ve hiçbir zaman aklını, iradesini ve onurunu başkalarına teslim eden “biatçı anlayışlara itibar etmemiştir.” BBP bu onurlu çıkış ve duruşu ile milletimizin gönlünde taht kurmuştur. Partinin kuruluş sürecinde 7 milletvekili arkadaşımız bankalardan araç kredisi kullanarak maddi problemi çözmüşlerdir. Bu meczupların yalanları defaatle suratlarına çarpılmış ve yargı önünde cezalar almışlardır. Ancak bu utanmazlarda iftira, yalan, şantaj başvurulacak tek yol olduğu için anlaşılıyor ki takip ettiğimiz yol yeterli olmuyor. Biz şehit liderimizle çıktığımız yolda tuzak kurmaya, iftira ve şantajlarla kahpelik yapmaya kalkanlara anladıkları dilden cevap vermeyi de bilenlerdeniz. Bunu en iyi bu iftiracı ve meczuplar bilirler. Son olarak şunu ifade etmek isteriz ki; yola çıkışımızdan itibaren, bu gibi iftiralara muhatap olduk, ancak bu iftiracılar şunu öğrenemediler: Yıllarca kaloriferimiz yanmadı, telefonlarımız çalışmadı. Genel başkan dâhil bütün yöneticiler Ankara’nın kışını paltolarımızla oturarak geçirdik. Ama kimseye tenezzül etmedik yardım da dilenmedik hamdolsun. Meclisin kilit partisi olduğumuz dönemler oldu. BBP olmadan mecliste hükümetler kurulamadı. İsteseydik hükümetlerde yer alır her türlü maddi imkâna kavuşabilirdik. Buna tenezzül etmedik. Dik durduk, doğru yürüdük, onurumuzla yaşadık. Dahası “BBP’ ni Özal kurdurdu hatta o günün parası ile 70 milyar para verdi” diyen şerefsizler yıllarca bu yalanı yaydılar. Lakin onu diyenlerin de iftirasına kimse itibar etmedi. Hatta birçokları bu iftiraları yüzünden maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkûm oldular. Ancak bu iftiracı haysiyetsizlerin kimlerle ne iş tuttuğunu o günlerde herkes gördü. Hükümetlere oy verme karşılığı örtülü ödeneklerin iç edildiği ise milletin malumudur. Netice: iftiracılara, döneklere, şantajcılara ve yalancılara yedi yıldan beri kanının hesabı sorulamamış şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’ nun dosyası kapatılmaya çalışılmakta iken onun şahsına ve destansı mücadelesine leke sürmeye çalışanların hesap vereceği günler de uzak değildir.”