<p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Yaşam koşullarındaki değişim, çevresel kirliliğin artması gibi nedenler kanser riskini de beraberinde getiriyor. </span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Dünya Sağlık Örgütü verileri her beş kişiden birinin yaşamı boyunca kanserle karşılaştığını gösterdiği için bu hastalıktan korunmaya yönelik önlemler büyük önem taşıyor. Yapılan araştırmaların beslenme tarzının ve yiyeceklerin tıpkı koruyucu bir kalkan gibi kansere karşı etkili olduğunu ortaya koyduğunu belirten <b>Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz Gizir</b>, “Meyveleri kabuğu ile birlikte tüketmek de posa içeriğini artırır. Bu sayede sindirim <span style="color:#333333">sistemi daha düzenli çalışır. Vitamin ve minerallerden zengin meyveler, bağışıklık sisteminin güçlü kalmasına yardımcı olur. Erkekler için günlük 3 porsiyon, kadınlar için ise günlük 2 porsiyon meyve tüketimi uygundur. Bunun yanında mevsimde olan sebzelerden mutlaka öğle ve akşam öğünlerinde salata yapılıp tüketilmelidir” diyor.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Mevsiminde meyve ve sebze tüketimi olduğu kadar besin içerikleri ve pişirme teknikleri de önem taşıyor. Kanser hastalığından korunmak için tüketilmesi gereken besinleri dört yapraklı yoncaya benzeten Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz Gizir, bu besinler hakkında ayrıntılı bilgi veriyor.</span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><img alt="" src="https://www.marasposta.com/images/upload/1_161.jpg" style="width: 706px; height: 471px;" /></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><b><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Balık</span></span></span></b></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Vücudumuzun fonksiyonlarını yerine getirmede çok etkin olan A, D, K ve B grubu vitaminleri ile iyot, selenyum, fosfor, magnezyum ve çinko mineralleri açısından zengin bir içeriğe sahip olan balık, bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. Omega-3 yağ asitleri için de çok iyi bir kaynak olan balığın, aynı zamanda kansere karşı koruyucu etki yaptığını anlatan Çisem Gündüz Gizir, pişirme yöntemi ile ilgili olarak da “Balık, kızartılarak pişirildiğinde yüksek sıcaklıktaki yağın içerisindeki sağlığa zararlı toksik maddeler oluşuyor. Bunu yerine, ızgara veya buğulama yöntemi tercih edilebilir” diyor.</span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><img alt="" src="https://www.marasposta.com/images/upload/3_173.jpg" style="width: 706px; height: 471px;" /></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><b><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Üzüm</span></span></span></b></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif"">Kırmızı üzümün özellikle kabuğunda ve çekirdeğinde resveratrol, sağlık açısından zararlı serbest radikallere karşı vücudu kanser oluşumundan korur. Bunun yanında kırmızı üzüm, B vitaminlerinden ile demir, potasyum ve magnezyum mineralinden de zengin içeriği ile beslenmede önemli bir yer tutuyor.</span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><img alt="" src="https://www.marasposta.com/images/upload/2_201.jpg" style="width: 706px; height: 530px;" /></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><b><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333">Kefir:</span></span></span></span></b></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333">Başta yoğurt ve kefir olmak üzere probiyotik besinler bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı oluyor. Bağırsaktaki yararlı bakterilerin sayısını artırarak sağlıklı bir mikroflora oluşumuna katkıda bulunan kefirin bu özelliği ile sindirim sisteminde görülebilecek kanser gibi birçok hastalığa karşı koruyucu etki gösterdiğini anlatan Çisem Gündüz Gizir, “Kefir aynı zamanda kilo kontrolünü sağlamayı da destekler. İçeriğindeki selenyum sayesinde antioksidan özellik gösterir ve kanserden korunmaya yardımcı olur” diye bilgi veriyor.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333"><img alt="" src="https://www.marasposta.com/images/upload/5_117.jpg" style="width: 706px; height: 471px;" /></span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><b><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333">Kuru baklagiller</span></span></span></span></b></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333">Yüksek posa içeriği ile sindirim kanalının düzenli çalışmasını sağlayan kuru baklagil ailesindeki nohut, fasulye, mercimek, bakla, bezelye, barbunya gibi besinler, kan şekerini dengeleyici özellik de gösteriyor. Kuru baklagiller; kemik gelişimi ve sağlığı için gerekli olan kalsiyum, sinir sisteminin düzenli çalışmasını sağlayan B vitaminleri, kan yapıcı demir ve potasyum, magnezyum ile E vitamini içeriği sayesinde vücudumuzu koruyor. </span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:10.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="text-autospace:none"><span style="font-size:11.0pt"><span style="line-height:115%"><span style="font-family:"Calibri","sans-serif""><span style="color:#333333"><img alt="" src="https://www.marasposta.com/images/upload/4_140.jpg" style="width: 706px; height: 510px;" /></span></span></span></span></span></span></p>