Aritmi olarak isimlendirilen kalp ritim bozuklukları kalbin çalışma hızını ve düzenini etkileyen bir grup rahatsızlık olarak biliniyor. Özellikle daha önce bir kalp rahatsızlığı bulunan kişiler ve genetik faktörlerden etkilenenler, kalp ritim bozuklukları gelişimi açısından yüksek riskli grup içerisinde yer alıyorlar. Kalp ritim bozukluğu belirtileri sıklıkla zararsız gibi görünse de bazen acil müdahale gerektiren aritmiler nedeniyle de meydana gelebileceği için dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Medline Adana Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Onur Akpınar, ritim bozukluklarının zamanında fark edildiği taktirde genellikle tam anlamıyla tedavi edilebilen hastalıklar olduğunu belirtiyor. Önce nedenini öğrenmek gerekiyor Aritmilerin genellikle kalp hastalığı olanlarda görüldüğünü ancak kalbinde hiçbir problem olmayanlarda da ortaya çıkabildiğini ifade eden Prof. Dr. Akpınar, “Bu nedenle öncelikle ritim bozukluğunun ne olduğu, ardından ise arka planda bu ritim bozukluğuna yol açan herhangi bir yapısal kalp hastalığı olup olmadığının incelenmesi gerekiyor. Çünkü aritmiler, bazen kalp dışı diğer sistemik hastalıkların bir sonucu olarak da karşımıza çıkabiliyor” diyor. Kalbi aniden durduruyor Toplumda, “Genç yaşta kalp krizi geçirdi” veya “Aniden vefat etti” şeklinde haberlerin sıklıkla duyulduğunu anlatan Prof. Dr. Akpınar, “Aslında bu tarz vakaların büyük çoğunluğunun nedeni bir damar tıkanıklığı, damlarda oluşan herhangi bir problem ya da kalp krizi değil, ani olarak kalp durmasıdır” diyerek bu duruma kişinin hiçbir sorunu yokken ortaya çıkan ritim bozukluğunun sebep olduğunu kaydediyor. Yaşlılarda kalp hastalıkları tetikleyebiliyor Kalpte ritim bozukluğunun, sebepleri değişmekle birlikte hem gençlerde hem de yaşlılarda görülebileceğini aktaran Prof. Dr. Akpınar, “İleri yaştaki hastalarda en önemli sebep kalp damar tıkanıklıklarıdır. Yine ileri derecede koroner arter hastalığı veya kalp yetersizliği de hastada ritim bozukluklarına sebep olabilir. Söz konusu hastalarda hayati tehlike arz eden bu durumun ortaya çıkma ihtimali ve bunun sonucunda ani kalp durması nedeniyle yaşamın kaybedilme ihtimali ise oldukça yüksektir” diyor. Gençlerde genetik faktörler öne çıkıyor Genç yaştaki hastalarda ise daha çok genetik faktörlerin ön planda olduğunu belirten Prof. Dr. Akpınar, “Kişinin kalp ile ilgili daha önceden herhangi bir şikâyeti yoksa bile ritim bozukluğu bir anda gelişerek kalbini durabilir. Burada en önemli nokta, hastanın ailesinde (birinci dereceden akrabası olmasa bile) ani kalp durma öyküsünün bulunmasıdır” diyerek bu durumun mevcut olduğu ailelerde hiçbir belirti yoksa bile uzman bir hekime başvurup, muayene ve tetkiklerin yaptırılarak önceden tedbir alınması gerektiğini ifade ediyor. Çarpıntı sonucu bayılmaya dikkat! Kişide çarpıntı sonucu bayılma ya da bayılır gibi olma durumunda da uzman bir hekime başvurmanın öneminde değinen Prof. Dr. Akpınar, “Bazı durumlarda hastanın EKG’sinin (Elektrokardiyografi) çekilmesi ve ileri tetkiklerin yapılması durumunda bile herhangi bir bulguya rastlanamayabilir. Bu nedenle bayılma gibi şikâyeti olanların düzenli olarak doktor kontrolünde olmaları, gelecekte sorun yaşamamaları açısından çok önemlidir” diyor.