<p class="MsoNoSpacing">Dünya Sağlık Örgütü tarafından her yıl Ekim ayı “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda tüm dünyada düzenlenen etkinliklerle meme kanseri konusunda bilinç oluşturulması amaçlanıyor.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">“Yapılan kampanyalar sayesinde meme kanseri vakalarında artış olmasına rağmen erken tanı sayesinde hayatı kaybetme oranın azaldığını görüyoruz” açıklamasında bulunan Acıbadem Ankara Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Tuğbay Tuğ, meme kanserinin belirtilerini ve erken tedavi yöntemlerini şu sözlerle anlatıyor:</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">“‘Kanserden korkma, geç kalmaktan kork’ sloganı meme kanseri için de geçerlidir. Meme kanserinde de başarılı tedavinin ilk koşulu erken tanıdır. Kişinin meme kanseri açısından bireysel riskinin bilinmesi, düzenli takip, düzenli hekim muayenesi, tarama testlerinin düzenli yapılması ve kadınların kendi kendine meme muayenelerini doğru ve düzenli olarak uygulamalarıyla erken tanı mümkün olmaktadır. Kadınlarda en sık görülen kanser tipi olan meme kanseri, meme hücrelerinin kontrolsuz çoğalması ve özelliklerini değiştirmeleriyle ortaya çıkan bir hastalıktır ve her 8-10 kadında bir görülmektedir.”</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing"><b><span style="color:red">Kendi kendine muayene şart</span></b></p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">Tüm kadınların her ay adet dönemini takip eden hafta içerisinde mutlaka kendi kendine meme muayenesi yapması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Tuğbay Tuğ “Belirtilen risk faktörlerine sahip olan kadınlar, en az yılda bir kez hekim muayenesinden geçmeli, meme ultrasonografisi ve mammografi gibi ilk basamak tarama testlerini yaptırmalıdır. Meme kanseri tanısı alan bir kadına hekimi tarafından mutlaka tüm vücut tarama incelemeleri yapılmalı ve hastalığın hangi evresinde olduğu belirlenmelidir. Hastalığın tekrarlamadan ve vücuda yayılmadan başarılı bir şekilde tedavi edilebilmesi için evreleme şarttır” ifadelerini kullanıyor.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing"><b><span style="color:red">Bu belirtiler varsa dikkat!</span></b></p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Meme derisinde çekinti,</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Deride renk değişikliği,</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Meme başı çekintisi,</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Kanlı meme başı akıntısı</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Memede ele gelen sertlikler,</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Koltukaltında lenf bezi büyümeleri</p> <p class="MsoNoSpacing">gibi belirtilerle ortaya çıkar.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing"><b><span style="color:red">Kimler risk altında?</span></b></p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Geç menapoza girerek uzun süre kadınlık hormonuna (östrojen) maruz kalmak</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Hiç doğum yapmamak</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-İlk doğumu 35 yaşından sonra yapmak</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Bebek emzirmemek</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Dışarıdan uzun süreli kadınlık hormonu kullanmak (doğum kontrol ilacı, tüp bebek tedavisi gibi)</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Ailede meme, rahim ya da yumurtalık kanseri bulunması</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Fibrokistik meme yapısında görülen bazı doku değişiklikleri</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Kilolu olmak</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Yağlı beslenme</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Stresli hayat tarzı</p> <p class="MsoNoSpacing" style="margin-left:36.0pt"><span style="font-family:Wingdings">Ø </span>-Alkol ve sigara kullanımı</p> <p class="MsoNoSpacing">olarak belirtilebilir.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing"><b><span style="color:red">Meme kanseri tedavi edilebilir hastalıktır</span></b></p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">Hastalığın ileri evrelerinde tanı konulan hastalarda, tümör hücrelerini öldüren ilaç uygulamalarıyla tedaviye başlamanın gerektiğini aktaran Prof. Dr. Tuğbay Tuğ “Günümüzde meme kanseri tedavisinde kullanılan ilaçların gelişmesi tedavi olabilme şansını da arttırmaktadır. İlaç tedavisiyle hastalık kontrol altına alınıp tümör geriletildikten sonra cerrahi tedaviler uygulanabilir. Meme kanseri tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler hastanın içinde bulunduğu evreye, tümörün büyüklüğüne ve meme içerisindeki yerleşim yerine göre değişebilmektedir” ifadelerini kullandı.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing"><b><span style="color:red">Meme kanserinde doğru iletişim çok önemli</span></b></p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">Uygulanan tedavi yöntemlerinden ve hasta doktor arasındaki iletişimden bahseden Tuğbay Tuğ “Cerrahi yöntemler arasında memenin kanserli olan kısmının alınarak, kalan meme dokusuna radyoterapi (ışın tedavisi) verilmesi ile uygulanan meme koruyucu cerrahi, memenin tümünün alınması (mastektomi), meme derisinin korunarak memenin içinin boşaltılması ve silikon protez veya kişinin kendi dokularının kullanılarak yeni meme yapılması (rekonstrüksiyon) sayılabilir.</p> <p class="MsoNoSpacing"></p> <p class="MsoNoSpacing">Tüm hastalıklarda olduğu gibi hekim- hasta arasındaki doğru iletişim meme kanserinin tedavisinde de son derece önemlidir. Hastanın tedavisine başlarken kendisine uygulanacak ilaç tedavileri ve uygulanacak cerrahi yöntemlerle ilgili detaylı bilgi verilmeli ve cerrahi yöntemin seçimine hasta ve hekim birlikte karar vermelidir. Unutulmamalıdır ki meme kanseri tedavi edilebilir bir hastalıktır” açıklamasında bulundu.</p>