Uzun yaşam kodlarımız var mı?

Bedeni uzun ve sağlık bir yaşama kavuşturmak aslında bir hayal değil. Doğuştan ve genetik olarak yaklaşık 150 yıl yaşama potansiyelini tamamlayıcı tedavilerle ortaya çıkarmak mümkün. Infinity Regenerative Clinic bedene canlılık kazandırmak ve yaşam sürenizi uzatmak için eşsiz bir yeniden yapılanma ve gençleştirme uygulamalarıyla uzun yaşamın sırrını çözüyor.

Tarihi boyunca insanlık sonsuz gençliğin, sağlıklı ve uzun bir yaşamın, adeta ölümsüzlüğün izini sürdü. Eski insanların antik çağlarda daha genç görünmek için başvurduğu geleneksel yöntemler bugün gelişen modern tıp ile birlikte uzun yaşamın kapılarını aralıyor. Infinity Regenerative Clinic, doğu tıbbının binlerce yıllık birikimiyle en gelişmiş teknikleri entegre ederek en sağlıklı ve uzun yaşama odaklanıyor.

Araştırmalar insan ömrünün aslında 150 yıl olduğunu gösteriyor. Bu yaşam süresinin uzaması kadar azalması da yaşam şeklimize göre şekilleniyor. Çünkü sağlığımızın yüzde yirmisi genetik etkenler tarafından belirleniyor. Sağlıklı ve uzun yaşam için geriye kalan yüzde seksen oranını kötü yaşam koşullarından uzak durarak, doğru planlama ve tamamlayıcı tedavilerle koruyabildiğimizi belirten Infinity Regenerative Clinic Başhekimi Dr. Yıldıray Tanrıver, ‘’Yenileyici, genleştirici ve yaşam uzatan kür ve programlar, bedeninizin metabolik takvimine uyumlu olarak sağlıklı biçimde yenilenmesini sağlar. Cildimiz dahil tüm doku ve organlarımız onarılır ve bedenimiz bütünsel olarak yenilenir. Her yıl periyodik olarak yapılan uygulamalar sayesinde, 100 yılı aşan sağlıklı bir yaşam hepimiz için gerçek olabilir’’ dedi ve uzun yaşamı sağlayabilecek 8 temel faktörü sıraladı.

Kök Hücre Tedavisi; Tüm hücrelerin birbirinden farklı ancak birbirini tamamlayan görevleri bulunuyor. Kök hücrelerimiz hasar gören dokuları onarıyor ve rutin olarak ölen diğer hücrelerin yerine yenilerini kazandırıyor. Kök hücre tedavilerinde ise, tüm doku ve organlarda bulunan kök hücre sayısı artırılıyor böylece bedeni yenilenip sağlıklı bir forma kavuşturarak erken yaşlanmanın da önüne geçiliyor.

DNA Tedavisi; Dünya üzerinde var olan bütün canlılarda bulunan DNA, tüm organizmaların canlılık işlevleri ve biyolojik gelişmeleri için gerekli olan genetik talimatları taşıyor ve yaşamsal faaliyetlerin yönetilmesini sağlıyor. DNA tedavisi ile hasarlı DNA’lar onarılarak hastalıklar kaynağında tedavi edilerek sağlıklı ve uzun yaşamın kapısı aralanıyor.

Gen Tedavisi; İçerdikleri şifreler aracılığıyla genler bedeninizde gerçekleşen her türlü olayı uzaktan kumanda sistemi sayılabilecek bir duyarlılıkla kontrol etme yeteneğine sahip. Gen tedavisi ile hücrenin genetik yapısında görülen mutasyon ve anomaliler düzeltilerek hücrelerin kendini onarıp yenilenmesi sağlanıyor. Bu tedaviler ile genlerin, doğal ve kesin olan kendini yenileme ve onarma kuralları yeniden aktive edilerek yaşam süresi uzatılabilir.

Telomer Tedavisi; Ayakkabı bağcıklarının ucundaki plastik parçalara benzeyen telomerler, DNA sarmalının ucunda bulunuyor. En büyük görevi kromozomları korumak olan telomerler ayrıca DNA’nın düzgün bölünerek yenilenmesini sağlıyor. Hücrelerimizin her yenilenme sürecinde telomerlerin boyu biraz daha kısalıyor. En sona gelinip telomerler tükendiğinde fizyolojik yaşamımız sona eriyor. Bu nedenle, telomer boyunun kısalma hızı yavaşlatıldığında, bunun da ötesinde kısalmış telomer boyunun yeniden uzaması sağlandığında hastalıkların ve yaşlanmanın önüne geçiliyor ve yaşam süremiz uzuyor.

Kardiyovasküler Sistem Sağlığı; Kalp ile bütünleşik olarak atardamar, toplardamar ve kılcal damarlardan oluşan kardiyoyasküler sistem, vücut sıcaklığını dengeliyor, vücudun asit-baz dengesinin koruyor ve kanın pH seviyesini düzenliyor. Bu nedenle sağlıklı bir kalp damar sistemi yüksek tansiyon, ateroskleroz, kalp krizi ve kalp yetmezliği gibi birçok potansiyel sağlık sorununu önlüyor. Kardiyovasküler sistemin ritmik çalışma yapısının desteklenmesi, doku ve hücrelerdeki canlılığın yenilenme hızının ve devamlılığın benzersiz olarak adaptasyonunu arttırıyor ve uzun yaşamı destekliyor.

Kan Kalitesi; Eski zamanlarda çeşitli medeniyetlerde hekimler kanın temizlenmesinin önemini vurgularken, günümüzde yapılan araştırmalarda da bir insanın ne kadar uzun yaşayacağı konusunda kılcal damarlardaki dolaşımın hayati öneme sahip olduğunu doğruluyor. Toksinlerle, zehirlerle ve diğer zararlı birikintilerle yoğunluk kazanmış, kalitesi düşmüş ve dolamışı zayıflamış kan yorgunluk, yaşlılık ve hastalıklar da beraberinde getiriyor. Kan kalitesinin artması ve içeriğinin zenginleştirilmesi olası birçok hastalığı önlüyor bedensel yenilenme ve gençleşme sağlıyor.

Vitamin & Mineraller; Hepimizin artık bildiği gibi son yüzyıl içerisinde yanlış tarım, genetiği değiştirilmiş tohum uygulamaları, yanlış pişirme yöntemleri gibi nedenlerle gıdaların içerdiği toplam besin değerinde dramatik düşüşler meydana geliyor. Buna bağlı olarak vitamin ve mineral eksikliği kaynaklı hastalıklarda artış yaşanıyor. Bedeniniz için yaşamsal önem taşıyan vitaminler, mineraller ve amino asitler iyileşme sürecinde ve hücresel seviyede en etkili yöntemle tamamlıyor.

Oksidatif Stres & Antioksidan Kapasite; Oksidatif stres, serbest radikal üretimi ile antioksidan sistem arasındaki dengenin bozulması olarak tanımlanıyor. Serbest radikallerin yol açtığı oksidatif stres yaşamı tehdit eden riskler oluşturabiliyor. Bu nedenle oksidan-antioksidan dengenin korunması ve devamlılığının sağlanması gerekiyor. Test sonuçlarınıza göre, risk faktörlerini ortadan kaldıracak kişiye özel proaktif ve koruyucu uygulamalar ile antioksidan savunma sisteminizi destekleyerek daha sağlıklı bir yaşama sahip olabilirsiniz.

Uzun yaşam kodlarımız var mı?

Uzmanından "yanlış diyet" uyarıları

Hasarlı ASM hizmet vermeye devam etti

“Ankilozan spondilit sabahları ortaya çıkan bel ve kalça ağrısıdır”

SGK'nin geri ödeme listesine 81 ilaç daha eklendi

Migren hastalarına uygulanan aşı yöntemiyle ağrılar azaltılabilir

Gastroenteroloji Uzmanı Doç. İspiroğlu hasta kabulüne başladı

Genital estetik sanılanın aksine bir ihtiyaç olabilir!

Gözlerinizi güneş ışığından koruyun...

Verilemeyen inatçı kiloların sebebi böbrek üstü bezleriniz olabilir

SANKO Üniversitesi Hastanesi diyetisyen kadrosu genişletiliyor