Türkiye Siyasetinde Ayrışan İki Hat: AKP ve Ortakları ile İYİ Parti ve CHP
AKİF ARSLAN
Türkiye siyaseti, 2025 yılına yaklaşırken iki ana eksen etrafında şekillenmeye devam ediyor. Bir yanda Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve ortakları, diğer yanda ise muhalefet cephesinde konumlanan CHP ve İYİ Parti kendi siyasi çizgilerini yeniden tanımlıyor.
Cumhur İttifakı: Devamlılık ve Merkezde Güç Konsolidasyonu
AK Parti, MHP ve diğer ittifak ortakları, mevcut yönetim modelinin sürdürülmesi ve devlet politikalarında “istikrar” vurgusu üzerine kurulu bir siyasi strateji izliyor.
Cumhur İttifakı, yerel seçimlere giderken önceliğini ekonomide toparlanma, güvenlik politikalarında kararlılık ve dış politikada süreklilik olarak belirlemiş durumda.
AK Parti, özellikle son dönemde yerel teşkilatları yeniden yapılandırma ve seçmenle doğrudan temas stratejisine ağırlık veriyor.
CHP ve İYİ Parti: Ayrı Yollar, Ortak Eleştiriler
Muhalefet cephesinde ise CHP ile İYİ Parti, farklı siyasi kimliklere sahip olsalar da ortak paydada “yönetim anlayışı değişimi” talebinde buluşuyor.
CHP, yerel yönetimlerdeki başarısını genişletmeyi hedeflerken, “sosyal belediyecilik” modelini ülke geneline taşımak istiyor.
İYİ Parti ise, son dönemde bağımsız bir merkez sağ kimlik vurgusunu öne çıkararak CHP’den kısmen ayrışıyor. Parti, tabanını genişletmek için “üçüncü yol” politikasını güçlendirmeye çalışıyor.
İttifaklar Yerini Yeni Denge Arayışlarına Bırakıyor
2023 genel seçimlerinden sonra siyaset sahnesinde ittifak siyasetinin esnemeye başladığı görülüyor.
AKP ve MHP ittifakı, yönetimde istikrar arayışını sürdürürken, muhalefet cephesinde İYİ Parti ve CHP’nin işbirliği yerine rekabeti tercih etmeye başladığı dikkat çekiyor.
Siyaset analistlerine göre, bu tablo Türkiye’nin iki kutuplu siyaset yapısında yeni bir denge dönemine girildiğine işaret ediyor.
Kısacası, AKP ve ortakları mevcut düzenin devamını, CHP ve İYİ Parti ise yönetim anlayışında değişimi savunarak siyasetin yönünü belirliyor.