Taklit-Tağşişe karşı Türk Hükümetinin önlemleri…

PROF. DR. TAMER ÜSTÜNER (*)

Gıdada taklit ve tağşiş” dendiğinde belirli bir ülkeyi suçlayıcı şekilde doğrudan işaret etmek doğru değildir, çünkü gıda sahteciliği tüm dünyada görülen küresel bir sorundur. Ancak uluslararası raporlarda ve bilimsel literatürde daha sık tartışılan bölgeler/kategoriler vardır.Uluslararası literatürde sık geçen bölgeler; Asya ülkeleri (Özellikle büyük tarım ve gıda üretici ülkeler; örneğin Çin başta olmak üzere çeşitli ülkeler), Sahte bal, deniz ürünlerinde tür değişimi, süt ürünlerinde katkılar gibi vakalar çok tartışılmıştır.Güney ve Güneydoğu Asya ülkelerinde; Baharatlardaki boyalar, yağlarda karışım yapma gibi konular bilimsel makalelerde sık yer almaktadır.Avrupa ülkelerinde ise At eti skandalı (2013) gibi büyük çaplı olaylar nedeniyle Avrupa da literatürde önemli bir örnek olarak geçer.Akdeniz ülkelerinde zeytinyağı sahteciliği, yüksek değerli ürünler nedeniyle sık gündeme gelir.Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada, Bal, deniz ürünleri, organik etiketleme gibi alanlarda yapılan araştırmalarda çeşitli vakalar rapor edilmiştir.

Türkiye’de ise kontrol sistemleri şeffaf şekilde rapor edilip yayınlandığı için bugün Türkiye gündeminde yoğun olarak gündeme geliyor…

Taklit-tağşiş yalnızca gelişmekte olan ülkelerde değil, dünyanın her yerinde ABD, Avrupa, Asya, Türkiye dahiltespit edilebilen bir problemdir. Fark, sıklıktan çok raporlama ve görünürlük düzeyidir.Uluslararası Gıda Sahteciliği (Taklit / Tağşiş) Rapora göre; Global FoodFraud Report 2024’teki gıda sahteciliği raporları, 2023 ile benzer düzeyde ve tutarlı bir trend sergiliyor.

En yaygın sahtecilik türleri:

Bitkisel ya da hayvansal orijinli sahteciliği (örneğin tür yerine yanlış tür koymak), Gıda olmayan maddelerin eklenmesi ve Seyreltme (daha ucuz bir maddeyle karıştırma) durumlarıdır.

Bazı sahteciliğin zarar potansiyeli yüksek: Örnek olarak, “gıda olmayan madde kullanımı” (Sudan boyası biberde, melamin bebek mamasında) önemli risk taşıyor.

Interpol Europol’unOpson Operasyonu (Opson V), Interpol ve Europol tarafından düzenlenen Opson V operasyonu (2015-2016) kapsamında 57 ülkede gıda sahteciliği üzerine büyük çaplı denetlemeler yapılmış. El konulan sahte veya tağşişli ürün türleri: baharatlar, zeytinyağı, alkol gibi yüksek riskli kategoriler içeriyor.

Öne çıkan vakalar:

İtalya’da zeytinlerin yeşil rengini artırmak için bakır sülfat çözeltisi kullanılmış.

Yunanistan’da sahte et üretim tesisleri bulunmuş (örneğin ördeğin kaz ciğeri (foiegras) olarak sunulması gibi). Sahte alkol üretimi: bazı ülkelerde sahte likörlerde marka taklidi, sahte etiketleme, boş şişe ve tıpa ele geçirilmiş.

Gıda sahteciliği yalnızca ekonomik bir hile değil; tüketici sağlığı açısından ciddi riskler doğurabiliyor. Bazı sahte maddeler toksik olabiliyor (örneğin boyalar, katkı maddeleri). Haksız rekabet: Sahte veya tağşişli ürünler genellikle düşük maliyetle satıldığı için dürüst üreticilere zarar veriyor.

Türkiye’de Tarım ve Orman Bakanlığının yaptığı kontroller sonucunda sahip olduğu bilgileri, 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun 31 inci maddesinin 6 ncı fıkrası uyarınca kamuoyunun bilgisine sunabileceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, 17 Aralık 2011 tarihli Gıda ve Yemin Resmi Kontrolüne Dair Yönetmeliğin 8 inci maddesi gereğince; laboratuvar sonucuyla taklit veya tağşiş yapıldığı kesinleşen gıda ve yemi üreten/ithal eden firmanın adı, ürün adı, markası, parti ve/veya seri numarasının Bakanlık resmi internet sitesinde Bakanlıkça kamuoyunun bilgisine sunabileceği hükmü yer almaktadır.

Türkiye’nin taklit ve tağşiş ile mücadelesinde ilk önce yasal mevzuatları çıkarmıştır. Türkiye’de Gıda Güvenliğini düzenleyen temel kanunlardan biri 5996 sayılı “Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu” Bu kanuna göre taklit ve tağşiş yapılamaz. Taklit veya tağşiş yapılmış ürünler piyasaya arz edilemez. Daha sonra 4 Kasım 2020’de yürürlüğe giren 7255 sayılı “Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun” ile taklit-tağşiş yapanlara uygulanan cezalar daha caydırıcı hale getirildi. Cezalar; idari para cezası, piyasadan toplatma, el koyma, imha ve hatta mülkiyetin kamuya geçmesi gibi yaptırımları içeriyor. Tekrar eden suçlarda (yani aynı fiil tekrarlanırsa) idari para cezası artabiliyor; ayrıca hapis cezası, adli para cezası ve “gıda sektöründe faaliyetinden men” gibi yaptırımlar da gündeme gelebiliyor. 81 ilde Tarım ve Orman İl Müdürlükleri aracılığıyla denetimler yapılıyor. Bu denetimler planlı bir şekilde yürütülüyor ve gıda işletmeleri resmi kontrol ekiplerince denetleniyor. Denetim sürecinde laboratuvar analizleri de önemli bir rol oynuyor: Gıda kontrol laboratuvarlarında, taklit ve tağşişin tespiti için fiziksel, kimyasal, DNA tabanlı analizler yapılıyor. Laboratuvarların akreditasyonu da dikkat çekici: TS EN ISO 17025 standardına uygunluk sağlanmıştır.

Türkiye taklit-tağşiş ile mücadelesinde son yıllarda çok önemli adımlar atmıştır. Bunlar; ALO174 Gıda Hattı tüketicinin gıda güvenilirliğini ile ilgili her türlü ihbar ve şikâyette ilgili merciye kolay bir şekilde ulaşabilmesi, iletişimin tek merkezden yönlendirilmesi, tüketiciye en kısa zamanda dönüş yapılabilmesi ve sonucun takibi amacıyla 14 Şubat 2009' da faaliyete geçmiştir. Tarım ve Orman Bakanlığını ikinci olarak Whatsapp Gıda İhbar Hattını da (0501 1740174) vatandaşların hizmetine sunmuştur. E-devlet üzerinden de vatandaşlar şikayetlerini iletme imkanı bulmuştur. Tarım ve Orman Bakanlığının WEB sayfalarından da vatandaş bozuk veya sahte gıda şikayetlerini iletebilmektedir.

Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit ve tağşiş yaptığı tespit edilen firmaları, marka/ürün detaylarını kamuoyu ile paylaşmaktadır. Bunu, “güvenilir gıda” platformu üzerinden yapmaktadır.Özellikle 2 Ekim 2024’ten sonra “guvenilirgida.tarimorman.gov.tr” adresinde “Taklit veya Tağşiş Yapılan Gıdalar” ve “Sağlığı Tehlikeye Düşürecek Gıdalar” başlıkları altında listeler yayınlanmaya başlanmıştır. Bakanlık taklit-tağşiş listelerini düzenli olarak güncellemektedir. Örneğin, 05.10.2025 tarihinde listeye 22 yeni ürün eklenmiş. Daha önce listede olmayan bazı büyük markalar da ifşa edilmiştir.19 kasım 2025 tarihinde Sokak lezzetleri olarak piyasa yapan sektörlere karşıda sıkı denetim kararı alınmıştır. Bu konuda hükümet tarafından alınan ciddi önlemler ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın birincil önceliği olması taklit-tağşiş konusunda önemli mesafe alınacağını göstermektedir.

Vatandaş markette veya pazarda aldığı taklit-tağşiş ürünün resmini, videosunu ilettiklerinde bakanlıkça ifşa olayı gerçekleşiyor bu durum hem tüketiciyi bilinçlendirme hemde esnafı daha dikkatli olmaya yönlendirecektir.

(*) PROF. DR. TAMER ÜSTÜNER (Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Öğretim Üyesi)